Kur’an-ı Kerim,İlyas (as) için anın ve hatırlayın der.
Gerçek şu ki, İlyas(as) da gönderdiğimiz elçilerimizden biriydi.
İlyas (as), kavmine şöyle seslenmiş ve demişti ki:
Ey halkım! Artık zulüm ve haksızlıklardan vazgeçmenin,
Sahte ilâhları terk edip bir tek Allah’a kulluk etmenin,
Cehennem ateşinden korunmanın zamanı gelmedi mi?”
Allah'a sığınıp, emirlerine yapışmayacak mısınız?
Günahlardan arınıp, azaptan korunmayacak mısınız?
Kulluk ve sorumluluk şuuruyla davranmayacak mısınız?
Dinî ve sosyal görevlerinizin bilincinde olmayacak mısınız? demişti.
Ey halkım! Siz en mükemmel Yaratıcı olan Hz.Allah’ı bırakıp da,
Sizin gibi yaratılmış ve hiçbir gücü olmayan Ba’l putuna mı yalvarıyorsunuz?
Bunları kim yaparsa sapkın ve hüsrana uğrayacak insanlardan olurlar.
Sizin ve önceki atalarınızın yegâne efendisi, sahibi ve Rabb’i varken,
Mutlak hakim Hz.Allah’ı bırakıp putperestliğe mi yöneliyorsunuz?
Fakat onlar, İlyas (as)’ın bütün davet ve uyarılarına rağmen onu yalanladılar.
Bu yüzden, hesap gününde aşağılanmış bir hâlde huzurumuza getirilecekler.
Ancak Allah’ın ihlaslı kulları başka! İşte İlyas (as) da bunlardan biriydi.
İlyas(as)’dan sonraki nesillere güzel gelenekler,övgülerle dolu hâtıralar bıraktık.
Öyleyse, Selâm olsun İlyas(as)’a ve onun izinden yürüyen bütün dava erlerine!
Güzel davrananları, işte böyle mükâfâtlandırırız!
Şüphesiz biz, ihsanda bulunanları en güzel şekilde ödüllendirip onurlandırırız.
Şüphesiz İlyas(as), bizim mü'min ,sağlam ve güvenilir olan kullarımızdandı.
Çünkü o, gerçekten tüm kalbiyle inanan ve ödüllendirmemizi hak edenlerdendi.