CEZAYİR;
Yıl 1940. Nazi Almanyası Fransa’ya saldırır. 10 Haziran’da Paris teslim alınır. Kurtuluş ümidi yoktur artık, Fransa düştü düşecek.
Fransa ; kendi sömürgesi olan Cezayir’den yardım isteyecek kadar aşağılık bir haldedir. Görüşmeler neticesinde Cezayir “bağımsızlık” karşılığında Fransa için Almanlarla çarpışmayı kabul eder.
8 Mayıs 1945 Fransa kurtulmuştur. Tabiki Cezayir de bağımsızlığına kavuşmuş, Cezayirli gençler sokaklara dökülmüş adeta bayram kutlar gibi hem zaferi hemde bağımsızlıklarını kutlamaktadırlar.
Fakat kalleş her dönem kalleştir.
Fransa köylere kadar köşe başlarını tutmuştur ve savaş bittiğin göre sömürü devam etmelidir.
Kutlamalara bombalar yağdırarak başlayan katliam köylerde , kasabalarda insanları kurşuna dizmekle devam ederken kadın ve çocuklara yapılan akıl almaz muamelelerle insanlık onurunu yok etmektedir.
Az zamanda 45 bin Cezayirli katledilmiştir.
Öyle ki Cezayir’de 1962 ye kadar toplamda 300 bin kişi öldürülmüştür.
RUANDA ;
Orta Afrika’da küçük bir ülke olan Ruanda’nın halkını 1950 lerde Belçika sömürgesi iken ikiye böldüler.
Hepsi hala-dayı çocukları idi ama ; zengin, güzel, nispeten beyaz olanlara TUTSİ’ler — fakir , çirkin, ezilen halk HUTU’lar.
Ülkeyi azınlık Tutsi’ler eliyle Belçika yönetmekteydi. Ta ki Hutu’lar yönetimi eline alana kadar.
Tabi intikam kaynaklı olaylar yıllar içerisinde artarak devam etti.
1992 de Birleşmiş Milletler duruma el koydu. Barışı sağlaması için bölgeyi Fransız askerlerine devretti. İşte asıl katliam da böylece başlamış oldu.
Fransa iş başındaki hükümeti destekleyerek yaptıklarına göz yumdu.
Çin’den ; satır, pala ve sivri uçlu sopa ithalatını görmezden geldi. Radyodan yapılan “ - Size dağıtılan bu aletlerle yakında kara böcekleri avlayacaksınız.” Şeklindeki anonsları Fransız yetkililer -ne var bunda ? Afrika’da tarlalarda böcek çok olur. Diyerek geçiştirdiler.
Tam da bu günlerde Ruanda devlet başkanının uçağı düşürülünce olaylar hızlandı. 100 günde 800 bin insan satırlarla birbirini doğradı.
Fransa olaylara el koymak isteyen Ruanda Yurtseverler Birliği Askerlerini sürekli engelledi. Katillere silah sağlayıp onlar adına propaganda yaptı.
Dünya aynı günlerde Boşnak halka yapılan soykırıma sessiz kaldığı gibi, Ruanda’ya da sesini çıkarmadı.
1914’ de de durum böyleydi. Her yıl 24 Nisanda bize parmak sallayanlar görmezler ki ; Serhat illerimizde günbegün Ermenilerin yaptığı katliamları gösteren toplu mezarlar çıkmaktadır.
DEMEK Kİ !!! BİZ HER YIL BOĞAZLAYAN KAYMAKAMI KEMAL BEYİN ASILMASINI ANMADIKÇA ONLAR BİZİM TARİHİMİZİ BİZE ANLATMAYA DEVAM EDECEKLER...
Türker YAĞMUR