Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun; toprakları işgale uğramış, esarete mahkûm edilmek istenen ecdadın kendi kaderine hâkim olmak için başlattığı büyük ve onurlu yürüyüşün en önemli adımı olduğunu vurgulayan Baybatur, şunları kaydetti:
“Türkiye Büyük Millet Meclisi; Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde Kurtuluş Savaşı’nı yönetmiş, Cumhuriyet’i kurmuş, gerçekleştirdiği reformlar ve aldığı tarihi kararlarla milletimizin mukadderatını değiştirmiş, Türkiye’nin yarınlarını şekillendirmiştir. Bu yönüyle Türkiye Büyük Millet Meclisi, demokrasimizin ve milli egemenliğimizin sembolü haline gelmiştir.
Tam 99 yıl önce beka mücadelesi veren Gazi Meclisimiz, yine aynı ruh ve iradeyle varlığını korumaktadır. 15 Temmuz gecesi hain darbe girişimi esnasında Gazi Meclisimiz bombalanmış, kurşunlar millet varlığına, demokrasiye, tarihsel haklarımıza isabet etmiştir. İkinci kez Gazi olan Meclisimiz o gece korkmamış, taviz vermemiş; yükselen milli birlik ve dayanışma ruhuyla teröristlerin ve onları kumanda eden efendilerinin oyunlarını bozmuştur. Milletimizin tüm hassasiyet ve haysiyetinin temsil ve ifade mekânı olan Gazi Meclisimiz geçmişte kutsal vatan topraklarımıza nasıl sahip çıktıysa bugün de aynı hassasiyet ve kararlılıkla sahip çıkmaktadır.
Atalarımızın istiklal mücadelesindeki büyük azim ve kararlılığı, bugün de muasır medeniyetler seviyesinin ötesine geçme yolunda verdiğimiz istikbal mücadelesinin en güçlü ilham kaynağıdır. Hemen her alanda elde ettiği tarihi başarılarla bölgesine model teşkil eden bir ülke konumuna yükselen Türkiye, bugün de tarihi tecrübesine yaraşır bir sorumlulukla, geleceğe doğru emin adımlarla ilerlemektedir. Ülkemizin ve milletimizin geleceğini genç nesillerde gören Büyük Atatürk, tarihte benzeri görülmemiş bir kararla, bu çok önemli günü çocuklara armağan etmiştir. Atatürk’ün bu kararı, onlara olan engin sevgisinin ve güveninin bir yansımasıdır.
Ülkemizin istiklalinin ve istikbalinin güvencesi olan sevgili çocuklar,
Bilginin; ilerlemenin itici gücü haline geldiği günümüz dünyasında, yarınlarımızı sizler şekillendireceksiniz. Bu nedenle, hedeflerinizi yüksek tutmalı, daima ileriye bakmalı, bugünkü Türkiye’nin de böyle bir anlayışın, büyük fedakârlıkların eseri olduğunu hep anımsamalısınız. Ülkemiz ve milletimiz için var gücünüzle çalışmalı, düşünmeli, araştırmalı, üretmeli, bilgiye, teknolojiye, ilerlemeye ve yeniliklere açık olmalı ve ideallerinizden asla vazgeçmemelisiniz.
Bir milletin küllerinden yeniden doğuşunu simgeleyen bu anlamlı günde başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere Birinci Meclisimizin fedakâr üyeleri ve tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmet, minnet ve şükranla anıyor, milletimizin Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı en içten duygularımla kutluyorum.”
“Türkiye Büyük Millet Meclisi; Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde Kurtuluş Savaşı’nı yönetmiş, Cumhuriyet’i kurmuş, gerçekleştirdiği reformlar ve aldığı tarihi kararlarla milletimizin mukadderatını değiştirmiş, Türkiye’nin yarınlarını şekillendirmiştir. Bu yönüyle Türkiye Büyük Millet Meclisi, demokrasimizin ve milli egemenliğimizin sembolü haline gelmiştir.
Tam 99 yıl önce beka mücadelesi veren Gazi Meclisimiz, yine aynı ruh ve iradeyle varlığını korumaktadır. 15 Temmuz gecesi hain darbe girişimi esnasında Gazi Meclisimiz bombalanmış, kurşunlar millet varlığına, demokrasiye, tarihsel haklarımıza isabet etmiştir. İkinci kez Gazi olan Meclisimiz o gece korkmamış, taviz vermemiş; yükselen milli birlik ve dayanışma ruhuyla teröristlerin ve onları kumanda eden efendilerinin oyunlarını bozmuştur. Milletimizin tüm hassasiyet ve haysiyetinin temsil ve ifade mekânı olan Gazi Meclisimiz geçmişte kutsal vatan topraklarımıza nasıl sahip çıktıysa bugün de aynı hassasiyet ve kararlılıkla sahip çıkmaktadır.
Atalarımızın istiklal mücadelesindeki büyük azim ve kararlılığı, bugün de muasır medeniyetler seviyesinin ötesine geçme yolunda verdiğimiz istikbal mücadelesinin en güçlü ilham kaynağıdır. Hemen her alanda elde ettiği tarihi başarılarla bölgesine model teşkil eden bir ülke konumuna yükselen Türkiye, bugün de tarihi tecrübesine yaraşır bir sorumlulukla, geleceğe doğru emin adımlarla ilerlemektedir. Ülkemizin ve milletimizin geleceğini genç nesillerde gören Büyük Atatürk, tarihte benzeri görülmemiş bir kararla, bu çok önemli günü çocuklara armağan etmiştir. Atatürk’ün bu kararı, onlara olan engin sevgisinin ve güveninin bir yansımasıdır.
Ülkemizin istiklalinin ve istikbalinin güvencesi olan sevgili çocuklar,
Bilginin; ilerlemenin itici gücü haline geldiği günümüz dünyasında, yarınlarımızı sizler şekillendireceksiniz. Bu nedenle, hedeflerinizi yüksek tutmalı, daima ileriye bakmalı, bugünkü Türkiye’nin de böyle bir anlayışın, büyük fedakârlıkların eseri olduğunu hep anımsamalısınız. Ülkemiz ve milletimiz için var gücünüzle çalışmalı, düşünmeli, araştırmalı, üretmeli, bilgiye, teknolojiye, ilerlemeye ve yeniliklere açık olmalı ve ideallerinizden asla vazgeçmemelisiniz.
Bir milletin küllerinden yeniden doğuşunu simgeleyen bu anlamlı günde başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere Birinci Meclisimizin fedakâr üyeleri ve tüm şehitlerimizi bir kez daha rahmet, minnet ve şükranla anıyor, milletimizin Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı en içten duygularımla kutluyorum.”