Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, partisinin İzmir İl Başkanlığı’nda düzenlediği basın toplantısında ülkenin siyasi ve ekonomik gündemini değerlendirdi. Konuşmasında Türkiye’nin çok derin bir ekonomik krizle karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Kılıç, bir market arabasının sadece temel ihtiyaç maddeleri ile 1000 liralar civarında dolduğu günlerin yaşandığını ifade ederek, “Un, Yağ, Çay, şeker, süt, akaryakıt, bebek bezi ve maması gibi her kalem üründe, ardı arkası kesilmeyen zam sarmalına girmiş bulunmaktayız” dedi.
TÜİK ADETA KARARTMA YAPIYOR
Genel Başkan Yardımcısı Kılıç, son dönemde açıkladığı enflasyon verileri ile eleştirilen TÜİK’in doğru bilgilerle yol göstermesi gerekirken adeta karatma yaptığını söyledi. Ekonomide ardı arkası kesilmeyen zam sarmalına girildiğine dikkat çeken Kılıç, “Buna rağmen ekonomide, doğru politikaları ortaya koyabilmemiz ve yolumuzu bulabilmemiz için, rakamları ile farlarımız olması gereken TÜİK, adeta karartma yapmakta, milletimizi şüphe içinde bırakmaktadır” diye konuştu.
RAKAMLARI OYNAMA KURUMU İHDAS ETTİLER
Kılıç, TÜİK konusundaki değerlendirme ve eleştirilerini şu şekilde sürdürdü: “Mayıs ayı enflasyon rakamları hepimizin malumu: TÜİK’e göre, mayısta enflasyon aylık bazda yüzde 2,98, yıllık bazda ise yüzde 73,50 artış gösterdi. Bu rakamların açıklandığı süreçte ise, TÜİK’te önemli görevlerdeki isimlerin istifaları kamuoyuna yansıdı. Yine 20 kadar bölge müdürü değiştirildi. Milletin cebi yanarken açıklanan bu rakamlar, yaşanan istifa ve atamalar, hepimizin zihninde soru işaretlerine sebep olmakta. Yaşanan kötü ekonomik gidişatın iktidarı Rakamları Oynama Kurumu ihdas ettiğini göstermektedir.”
EKONOMİYİ DEĞİL ALGIYI DÜZELTMEYE ÇALIŞIYORLAR
Ekonomiyi düzeltemeyen İktidarın algıyı düzeltmeye çalıştığını da dile getiren Şerafettin Kılıç, yanlış ekonomi politikalarının milleti canına tak ettirdiğini ifade ederek “Ama ne kadar algıyla oynarlarsa oynasınlar, işsizlik ortada, açlık yoksulluk sınırı ortada, her gün gelen zamlar ortada, kepenk açamayan esnafımız, asgari ücretle ay sonunu göremeyen işçimiz, Afrika standartlarında yaşayan emeklimiz ortada” ifadelerini kullandı.
ÇARE VE ÇÖZÜM SAADET PARTİSİ
Saadet Patisi Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, ekonomi konusundaki çözümlerle ilgili partisinin görüşlerini ise şu şekilde özetledi: “Çare ve çözüm belli; üretime dönük yatırımları arttıracağız. İstihdam artırıcı yatırımlara öncelik vereceğiz. Tarım ve hayvancılığı teşvik edeceğiz. Yolsuzluk ve yoksulluk düzenini ortadan kaldıracağız. İnsanımızın yarınından endişe etmediği, çocukları için mutlu ve müreffeh bir yaşam sürebilme imkânına sahip olduğu bir ekonomi kuracağız. Gençlerimizi yabancı kapılarına mecbur ve mahkum etmeyeceğiz. Ve Allah’ın izni ile milletimizin insanca yaşama sahip olduğu bir Türkiye’yi inşa edeceğiz.”
GELEN GÜN GEÇEN GÜNÜ ARATIYOR
Şerafettin Kılıç, yoksulluğun artması ile birlikte kamuoyuna yansıyan dehşet verici haberler ve tetiklenen gayri ahlaki hareketlere de dikkat çektiği konuşmasında, “Bakınız, ülkemiz gelen günün, geçen günü arattığı zorlu bir sürecin içerisinden geçmekte. Bir yanda ekonomik krizin getirdiği zorluklar, diğer yanda, her alanda yaşanan sosyal infial, ülkemizin acı bir gerçeği olarak karşımızda durmaktadır. Kamuoyuna yansıyan dehşet verici haberler, yoksulluğun artması ile tetiklenen gayr-i ahlaki hareketler hepimizin malumu” ifadelerini kullandı.
“ÖNCE AHLAK VE MANEVİYAT” VURGUSU
“Biz Milli Görüş Hareketi ve onun temsilcisi Saadet Partisi olarak, niçin yarım asrı aşkın bir süredir, ‘önce ahlak ve maneviyat’ diyoruz bugünlerde çok daha net bir şekilde anlaşılmaktadır” diyen Şerafettin Kılıç, “Çünkü biz, yaşanabilir bir Türkiye’nin kurulması için, ahlak ve maneviyatın da maddi refahla birlikte yükseltilmesi gerektiğine inanan ve bu inancı deklare eden tek ve yegane siyasi hareketiz. Gençliğimizin ve toplumun ahlakı her geçen gün gerilemekte, uyuşturucu başta olmak üzere zararlı alışkanlıklar, nesillerimiz arasında yayılmaktadır. Buna dur demenin yolu ise az önce söylediğim gibi ahlak ve maneviyat öncelikli bir siyasi anlayışın iş başına gelmesi, Saadet Partisi kadrolarına yetki verilmesidir” dedi.
ERDOĞAN’IN ÜSLUP VE KELİMELERİ DEHŞET VERİCİ
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Şerafettin Kılıç, Milletin sırtındaki yük arttıkça İktidarın ülkenin konuşulması ve çözülmesi acil olan gerçek gündemden dikkatleri farklı yere çekme çabasına girdiğini, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son günlerde basına verdiği demeçlerde ortaya koyduğu üslubun bunun bariz bir örneğini olduğunu kaydetti. Kılıç, Erdoğan’ın üslubuyla ilgili eleştirilerini şu şekilde sürdürdü: “Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan’ın son günlerde basına verdiği demeçlerde ortaya koyduğu üslup, bunun bariz bir örneğini yansıtmaktadır. Bir Cumhurbaşkanı olarak, halkını kucaklamak ve kuşatmakla sorumlu bir zatın kullanmış olduğu üslup ve kelimeler ise dehşet vericidir. İnsanlara karşı hakaret ederek, sorunları çözme iradesi ortaya koyacağını zannedenler yanılıyorlar. Bu üslup, ancak milletimizi kutuplaştırır, farklı siyasi görüşlere sahip insanlarımızın birbirine olan düşmanlığını arttırır. Siyasetin de ötesinde, bizim kadim değerlerimiz ile, bu üslup kesinlikle uyuşmamaktadır. Bakınız ne diyor Ziya Paşa: ‘Üslûb-û beyan aynıyla insan’ Yani konuşma üslubu, kişinin kendisini yansıtır. Ya da kab içinde ne varsa onu sızdırır. Bu sebeple, biz her daim edebi önceleyen bir yaklaşımla üslubumuzu belirlemek zorundayız.”
MİLLİ GÖRÜŞ LİDERİ NECMETTİN ERBAKAN’I ÖRNEK GÖSTERDİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın üslup konusunda siyasi tarihimizin en müstesna isimlerinden birisi olarak merhum Milli Görüş Lideri Necmettin Erbakan’ı örnek alması gerektiğini dile getiren Şerafettin Kılıç, Merhum Erbakan’ın en zor ve sıkıntılı günlerde dahi üslubunu hiçbir zaman bozmadığını, milleti birbirine düşman edecek bir söylemin içerisine asla girmediğini hatırlattı. Kılıç, Necmettin Erbakan’ın üslubunun başta Cumhurbaşkanı olmak üzere herkesçe örnek alınması gerektiğini ifade ederek, “Hapis yattı, siyasi yasaklar gördü, partileri kapatıldı ama o bir kere bile bu milleti incitmedi. Kendisine en büyük haksızlıkları yapanları dahi affetti. Refah Partisi kapatıldığı gün dahi uslubunu bozmamış; ‘Bu karar tarihin akışı içerisinde basit bir noktadır’ diyebilmiştir. Erbakan hocamızın bu üslup ve edepli duruşu, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere herkese örnek olmalıdır” diye konuştu.
Kılıç, üslup konusundaki eleştirisini Yunus Emre’nin şu dizelerini okuyarak tamamladı:
“Girdim ilim meclisine
Eyledim kıldım talep
Dediler ilim geride
İlla edep illa edep…”