Manisa Şehzadeler Gediz Anadolu Lisesi Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni, İsmail Hakkı Cambaz, Dokuz Eylül Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi, Temel İslâm Bilimleri Anabilim Dalı Tasavvuf Programı’nda “Manisa’da Tasavvuf Kültürü” başlıklı doktora tezini tamamladı. Tez danışmanlığını Prof. Dr. Himmet Konur’un yürüttüğü çalışma, Prof. Dr. Hamide Ulupınar, Prof. Dr. Necdet Şengün, Prof. Dr. Süleyman Gökbulut ve Doç. Dr. İdris Türk’ün jüriliğinde gerçekleştirilen tez savunması başarıyla sonuçlandı.
Şehir tarihine yönelik gerçekleştirilen çalışmalara bakıldığında, bu araştırmaların ağırlıklı olarak şehirlerin siyasî, içtimaî ve iktisadî gelişimi üzerine yoğunlaştığı görülmektedir. Ancak bu çalışmaların önemli bir eksikliği, şehirlerin kültürel ve medeniyet boyutlarının genellikle arka planda bırakılmış olmasıdır. Oysa bir şehri var eden, tarihsel süreç içerisinde onu ayakta tutan ve geleceğe taşıyan temel unsur, o şehrin kültürel değerleridir. Şehirlerin ruhunu ve kimliğini büyük ölçüde bu değerler belirler. Manisa, Saruhanoğlu beyliği tarafından fethedilmesi sonrasında ve Osmanlı döneminde ayrıcalıklı bir konuma ulaşmıştır. Özellikle II. Murad’dan III. Mehmed’e kadar uzanan süreçte şehir, Osmanlı şehzadelerinin eğitim ve idare tecrübesi kazandığı bir “Şehzade Şehri” olarak işlev görmüştür. Çalışma, Manisa’nın 1313 yılında Saruhanoğulları tarafından fethinden, 1925 yılında tekke ve zâviyelerin kapatılmasına kadar geçen yaklaşık altı asırlık süreçte şehrin tasavvufî yapısını kapsamlı biçimde incelemektedir. Araştırmada, Manisa ve çevresinde faaliyet göstermiş sekseni aşkın zâviye; vakfiye kayıtları ve vakıf şartları esas alınarak değerlendirilmiş, bu kurumların yalnızca dinî hizmetler sunmakla kalmayıp, iskân, imar, eğitim, sanat ve şehir hayatının düzenlenmesine de önemli katkılar sağladığı ortaya konmuştur. Tezde, Saruhanoğlu ve Osmanlı döneminde Mevleviyye, Halvetiyye, Nakşibendiyye, Kâdiriyye, Rifâiyye, Bayrâmiyye, Bektâşiyye, Sâ‘diyye ve Cerrâhiyye gibi kurumsal tarikatların Manisa’da kurdukları tekke ve zâviyeler aracılığıyla yürüttükleri irşad faaliyetleri detaylı biçimde incelenmiştir. Ayrıca çalışmada bölgede hizmet veren tekke şeyhlerinin yalnızca tasavvufî hizmetlerle sınırlı kalmayıp, camilerde vaaz verdikleri, medreselerde müderrislik yaptıkları, müftülük görevlerinde bulundukları ve zaman zaman şehzade ile devlet erkânına danışmanlık yaptıkları da belgelerle ortaya kondu.
Araştırma, Manisa’daki tasavvufî kurumların şehir kimliğinin oluşumundaki rolünü, hem bireysel sûfî biyografileri hem de kurumsal işlevleri üzerinden değerlendirmekte, bu yönüyle şehrin kültürel mirasına ilişkin önemli bir boşluğu dolduruyor.
“Manisa’da Tasavvuf Kültürü” doktora teziyle kayıt altına alındı
İsmail Hakkı Cambaz, Manisa’daki tasavvufî mirası altı asırlık süreçte ele aldığı doktora tezini başarıyla tamamladı.
Yayınlanma :
09.08.2025 16:08
Güncelleme :
09.08.2025 16:08


Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: