Sonbaharda ilave doza gerek olup olmadığı araştırılıyor
Manisa Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi, yürütülen epidemiyolojik COVİD-19 araştırmaları ile dikkati çekiyor. Aşının uygulandığı kişilerdeki antikor düzeylerinin takip edileceği araştırmayla "Sonbaharda ilave doz gerekir mi ?" sorusuna yanıt aranıyor. Antikor düzeyinin yanında aşılı çalışanların hastalığa yakalanma oranlarını da ortaya koymayı hedeflediklerini bildiren Tıbbı Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sinem Akçalı, "Yapacağımız çalışmayla saptayacağımız antikor sonuçlarının 'sonbaharda ilave doz aşı gerekir mi' sorusuna açıklık getireceğini düşünüyoruz” dedi. Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erhan Eser de yapacakları çalışmanın özellikle gelişmekte olan ülkeler için önemli bir gösterge olacağına dikkat çekti. Prof. Dr. Erhan Eser ve Prof. Dr. Sinem Akçalı, her bir üyesi büyük bir titizlik ve özveriyle çalışan araştırma ekibinin, çalışmalarını üniversitenin olağan görevi ve sorumluluğu olarak gördüklerini ve böylesi bir sorumluluğu mümkün olduğunca yerine getirebilmiş olmaktan büyük bir gurur ve mutluluk duyduklarını ifade ettiler.
Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) Tıp Fakültesi Covid-19 çalışmalarıyla dikkati çekiyor. Sinovac aşısının bağışıklık yanıtıyla ilgili bilimsel çalışmayı geçen ay tamamlayan MCBÜ Tıp Fakültesi ekibi, aşının uygulandığı kişilerdeki antikor düzeylerinin takip edileceği araştırmayla "Sonbaharda ilave doz gerekir mi ?" sorusuna yanıt aramaya çalışıyor. MCBÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları, Halk Sağlığı ve Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalından öğretim üyeleri, gönüllü 1053 sağlık çalışanı üzerinde yürüttükleri SARS CoV-2 İnaktif (Sinovac-Coronavac) Aşısının Bağışıklık Yanıtı" başlıklı bilimsel çalışmanın ardından yeni bir araştırma için laboratuvara girdi. İlk araştırmada Sinovac'ın ikinci doz sonrası kadınlarda yüzde 99,2, erkeklerde yüzde 95,7 bağışıklık sağladığını ortaya koyan bilim insanları, aynı gönüllülerde antikor oranının zamana karşı direncini ölçmeye başladı.
ANTİKOR DÜZEYLERİ ÖLÇÜLECEK
Tıbbı Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sinem Akçalı, ilk araştırmaya katılan gönüllü sağlık çalışanlarının ikinci doz aşının üzerinden geçen üçüncü ay olan mayıs ve altıncı ay olan ağustosta kanlarındaki antikor düzeylerini ölçeceklerini, buradan alınacak sonuçların sonbahar için ilave dozun gerekip gerekmediği konusunda yol gösterici olacağını, çalışmanın dokuzuncu ay olan kasımdaki ölçümlerle tamamlanacağını aktardı.
AŞIYA OLAN GÜVEN ARTACAK
Antikor düzeyinin yanında aşılı çalışanların hastalığa yakalanma oranlarını da ortaya koymayı hedeflediklerini bildiren Prof. Dr. Akçalı, şöyle konuştu: "Yapacağımız çalışmayla saptayacağımız antikor sonuçlarının 'sonbaharda ilave doz aşı gerekir mi' sorusuna açıklık getireceğini düşünüyoruz. Yol gösterme açısından bakarsak aşıya olan güven artacak. Uzun dönem sonuçlarında antikor düzeylerinin düşmediğini ya da ılımlı düştüğünü gösterebilirsek aşının koruyuculuğunun uzun süre devam edebildiğini düşüneceğiz. Etkinlik çok önemli. Aşılıların yüzde kaçı hastalanacak, bunu gördüğümüzde aşıya olan güvenimiz artacak."
GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELER İÇİN ÖNEMLİ BİR GÖSTERGE OLACAK
Araştırma ekibinde görev alan Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erhan Eser de yapacakları çalışmanın özellikle gelişmekte olan ülkeler için önemli bir gösterge olacağına dikkat çekti. İlk çalışmaya 1053 gönüllüde sıfır antikor düzeyiyle başladıklarını kaydeden Eser, şöyle konuştu: "Bir firmanın ürettiği aşı deneniyor bunun sonuçlarını herkes merak ediyor. Özellikle gelişmekte olan ülkeler merak ediyor. Dolayısıyla aşılara dünyanın yoksul ülkelerinin ihtiyacı var. Dolayısıyla bizim ikinci yükümlülüğümüz bu yöndeydi. Bin 53 gönüllüyü 0 antikor ile çalışmaya aldık. Bu çalışma tabi burada kalmadı. Devamı acaba bu aşı antikorları ne kadar sürecek. Ya da aşılananlar ne kadar hastalanacak ya da hastalanmayacak. Bu konuda yeni projemiz yürürlükte."
SİNOVAC AŞISININ ETKİLİ ANTİKOR YANITI SONUÇLARI
Ekibin 5 Nisan'da açıkladığı ilk araştırma verilerinde Sinovac aşısının etkili antikor yanıtı, birinci aşı sonrası kadınlarda yüzde 29,5, erkeklerde yüzde 18,6, ikinci aşı sonrası kadınlarda yüzde 99,2, erkeklerde ise yüzde 95,7 olarak saptanmıştı.
ARAŞTIRMA ÇALIŞMALARI
Haziran 2020 tarihinden başlayarak Halk Sağlığı, Tıbbi Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dallarından ve hastaneden bazı araştırmacıların da katılımıyla oluşturulan multidisipliner araştırma ekibi, zamanındalığı öne çıkaran titiz bir planlamayla dört ayrı araştırmayı hayata geçirdi. 1. Birinci dalga COVID -19 enfeksiyon ve seroprevalans (belirti vermeyen gizli geçirilen hastalığı antikorları saptayarak ortaya koyan) araştırması (sonuçları kısmen kamuoyu ile paylaşıldı ve yayına gönderildi) 2. Birinci dalgada saptanan az sayıdaki olguya ikinci dalgada eklenen 400 'den fazla sağlık çalışanının antikor takibini içeren 9 aylık izlem çalışması Haziran 2021'de sonlanacak. 3. Ocak — Şubat 2021 tarihindeki aşı etkinliğinin değerlendirilmesi çalışması. Bu çalışmayı Türkiye'de halen yürütülmekte olan diğer aşı seroprevalans çalışmalarından ayıran en önemli farklılığı, aşı olmadan önce antikor taraması yapılarak çalışmaya sadece antikor negatif kişilerin alınması ve aşı sonrası oluşan antikor düzeylerinin “sadece” aşıya (geçirilmiş hastalığa değil) bağlı olduğunun gösterilmesidir. Bu çalışma da yayına gönderildi. 4. Üçüncü sırada sözü edilen ardışık iki aşının etkinliğini değerlendiren antikor çalışmasının ikinci aşaması olan bu izlem çalışmasında: İki aşı olan gönüllü sağlık çalışanlarının ikinci aşı sonrası hastalığa yakalanma oranları (yani gerçek yaşamda aşının etkinliği) ile İkinci aşıdan Sonra oluşan antikor düzeyinin ne kadar kalıcı olduğu, ikinci aşı sonrası 3, 6, VA 9. aylarda takip edilecektir 3. ay takipleri 17-21 Mayıs tarihlerinde yapılacak, 3. ay sonuçları Haziran ayı başında yine toplumla paylaşılacak.” CÜNEYT HASÇELİK
Yorumlar
Kalan Karakter: