MHP MYK Üyesi Ali Uçak, Manisa Bitlisliler Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Cevdet Çiçek'i ziyaret etti. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin talimatı doğrultusunda başlatılan “Hayırlı Günler Komşum” ziyaretleri ile “Derdin Derdimizdir” temalı sohbet programları Manisa’da devam ediyor. Manisa Bitlisliler Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Cevdet Çiçek, MHP heyetini ağırladı. Ziyarette MHP MYK Üyesi Ali Uçak, MHP Manisa İl Başkanı Cüneyt Tosuner, MHP Şehzadeler İlçe Başkanı Şener Özten yer aldı.
Başkan Cevdet Çiçek, "Allah ayağınıza taş değdirmesin. Yaklaşık 40 gün önce Van Büyükşehir Belediye Başkanımız Abdullah Zeydan da Terörsüz Türkiye kapsamında derneğimizi ziyaret etti. Çok güzel mesajlar verdi. Sağ olsun o da çok güzel demeçler verdi o gün. AK Parti, MHP ve DEM Partisi birlikte çalışıp da terörsüz Türkiye için adım attılar. Bunun da en büyük katkılarından birisi şu an Devlet Bahçeli beyefendi. Onun sayesinde şu an yol haritası çizildi. Rabbim inşallah çok daha hızlı bir şekilde güzel bir şekilde bu kanın durması, ailelerin artık kendi evlerinde, çoluğuyla, çocuğuyla birlikte ekonomik şartlarda mücadele etsinler. Artık analar ağlamasın. Hiç kimse ağlamasın. Herkes bugün burada Türkiye'de huzurlu bir şekilde, huzurlu bir ortamda yaşamak istiyor. Bizler de o gün dedik, bugün dedik, yarın aynı şeyi söylüyoruz. Biz BitlislilerMilletler Kültür ve Dayanışma Derneği olarak biz bu süreçte bu terörsüz Türkiye sürecinde biz elimizi elimize değil devlet büyüklerimiz, büyüklerimiz bize görev verdiği sürece biz elimizi değil vücudumuzu taşın altına koymaya hazırız. Allah birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi daim etsin kıyamet gününe kadar. Hep birlikte inşallah daha nice ve güzel mutlu günler inşallah hep el ele gideriz" dedi. 
MHP MYK Üyesi Ali Uçak, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin selamlarını iletti. Uçak, "Tabii şu var. Ben hep şunu söylüyorum. Şimdi bir adam damdan düşmemişse damdan düşenin halinden anlamaz. Şimdi bizler terörsüz Türkiye dediğinde Sayın Genel Başkanımız birçok insan ne olduğunu algılayamadı. Bu sürece çomak sokmak için uğraşan bir sürü insanlar var. Şimdi adam terörden bedel ödememiş, Güneydoğu'da gündüz dükkanını açtığında yanında çalıştırdığı insan iş sahibinin devletçi olduğunu gördüğünde dağdakilerine haber verip bu adam devletçi deyip gelip evini bombalatmamış, ailesinden 1. derece akrabalar annesi, babası kaçırılıp işkence ile öldürülmemiş.gündüz terör örgütü gelmiş dükkanı açmayacaksın demiş. Devlet gelmiş tepesine binmiş niye açmıyorsun diye oradan da bir daha vermiş. Şehitler vermiş. Bu insan terörsüz Türkiye'nin ne olduğunu biliyor. Ama bunları yaşamayan bir insan terörsüz Türkiye'nin ne kadar önemli olduğunu Türkiye Cumhuriyeti için bilemez. Çünkü bedel ödememiş. Göç vermemiş. Hepimiz işte gelmişiz Bitlis'ten, ben Siirt'ten, bana, Van'dan işte İstanbul'a, oradan da Türkiye'nin değişik yerlerine dağılmış 11 ailenin bir çocuğuyum. Bizler bu terör o zamanlarda şimdiki gibi Güneydoğu'da memleketimizde terör olmamış olsa belki biz bu işyerlerimizi orada kuracaktık. Göç vermeyecektik. Kendi memleketimize, kendi doğduğumuz topraklara. Gerçi Türkiye'nin her yeri bizim topraklarımız. Ama mutlaka herkes kendi doğduğu yerde, kendi büyüdüğü mahallede, kendi ilinde, semtinde ticaret yapmak isterdi. Ailesiyle, akrabasıyla göç vermeden oralarda ticaret yapmak isterdi. Birçoğumuz terörden ötürü göç verdik. Birçoğumuz kaçtık, geldik. Kimimiz iş imkanı bulamadı. Kimimiz korkudan, tehditten, kimimiz şehit verdi. Memleketlerimizi terk ettik, geldik Türkiye'nin değişik illerinde iş imkanı olduk. Yani Türkiye'nin her yeri bizim. Türkiye Cumhuriyeti bayrağının dalgalandığı her yer bizim için aynıdır. Hiç değişmez. Ama bu niye söylüyorum. Terörsüz Türkiye'nin ne olduğunu bilmeyen insanlarla çok fazla biz bir şey anlatamıyoruz. Çünkü bedel ödememiş. Güneydoğu'da zamanında hepimiz yaşadık. O zaman işte 15 Temmuz'da FETÖ terör örgütü o kalkışmadan sonra neyin ne olduğu meydana çıktı. O dönemlerden önce adam subay, astsubay askeriyede devlette görev almış ama FETÖ'cü geldi Güneydoğu'da kahvede yaşlı amcamızın çakmaktan sakalını yakıp "Oğlun nerede?" dedi. Torunun nerede? Al gel. İşkence ettiler. Devlete bile bile vatandaşı düşman ettiler. Oradaki o zaman vatandaşımız ne dedi? Ya devlet bunu yapar mı? Bu hisler bizleri o dönemde devlete düşman olarak yetiştirdiler. Ama 15 Temmuz'da bunların hepsi gerçek yüzü meydana çıktı. FETÖ'cular devletin içine sızmış FETÖ'cuların oradaki o zaman vatandaşımıza, oradaki yaşayan halkımıza yapmış olduğu işkenceden dolayı. Terörle ilgili yanlış bilgiler verdiler. Bomboş mağaralar bombalandı. Yani bir dünya boşuna orada insanlar bedel ödeyerek terörden ciddi anlamda zarar gördüler. Bugün Sayın Genel Başkanımızın başlatmış olduğu bu süreçte bizler inanmamış olsak önce ben bir iş adamı olarak ben bu sürecin ne kadar önemli olduğuna inanmasam bu süreçte gerçekten hiçbir pazarlık olduğuna inanmamış olsam sonucuna Genel Başkanımıza güvenmemiş olsak ne işimiz var bizim bu saatte burada sizler ile beraber. Ben iş adamıyım. O çekilirim bir kenara kim geldi alkışlarım. Ticaretime bakarım, işime bakarım. Daha çok para kazanma yollarını ararım. Ama konu bugün daha çok iş yapmak, daha çok para kazanmak, daha çok zengin olmak değil. Konu bugün geleceği Türkiye Cumhuriyeti'nin, evlatlarımızın, torunlarımızın geleceği söz konusu olan bir terörsüz Türkiye. Terörün tamamen bittiği zaman teröre aktarılan ekonomi hazinemize aktarıldığı zaman ülkemizin ne kadar ileriye gideceğini hepimiz iyi kötü tahmin ediyoruz" dedi.
Uçak, "Bunu gören dış güçler, Türkiye Cumhuriyeti'nin direlemesini istemeyen, birlik beraberliğini istemeyenler fitne fesatlar sokarak, yanlış algılar oluşturarak farklı propagandalar içine giriyorlar. Bizim bu süreçte sizlerden gerçekten çok büyük bir desteğe ihtiyacımız var hepinizin. Çünkü bu dernekler çok önemli. Vatandaşımıza, eşimize, dostumuza bunu kapı kapı gezip anlatmamız lazım terörsüz Türkiye'nin ne kadar önemli olduğunu. Bugün Sayın Genel Başkanım en son ne dedi? Dar ağacında yargılanacaksam yargılanayım, asılacaksan asılayım ama Türkiye'de terörsüz Türkiye'yi Allah izni verirse inşa edeceğiz. Sayın Genel Başkanımızın hiçbir oy beklentisi yok. Hiçbir oyla, siyasetle, mevki makamla bir kaygısı ya da bir beklentisi yok. Şu an tek düşüncesi başlatmış olduğu bu sürecin çok iyi bir şekilde sonuçlanıp Türkiye'de terörsüz Türkiye'nin başlaması. Sayın Cumhurbaşkanımızdan da Allah razı olsun. Sayın Genel Başkanımızın başlatmış olduğu bu süreci Sayın Cumhurbaşkanımızla sahiplenerek, devlet politikası haline getirerek iki liderimiz gece gündüz terörist Türkiye için var güçleriyle mücadele ediyorlar. Burada hepimize çok iş düşüyor. Bu süreci çok iyi anlatmak lazım. Bir dünya yanlış algılar oluşturuyor. Efendimiz söyleyeyim işte Anayasa'nın ilk dört maddesi değişecek. Ya bırakın bunun değişmesi, Anayasa'nın ilk dört maddesinin tartışılması bile kesinlikle söz konusu değil. Bunu hem Sayın Genel Başkanımız hem Cumhurbaşkanımız defalarca üstüne basa basa söylediler. Yapılan herhangi hiçbir pazarlık yok. Bundan hepiniz emin olun. Kesinlikle bir geçmiş dönemdeki yaşanan süreçle hiçbir alakası yok. Pazarlık, şartsız, silah bırakma ve teröristsiz Türkiye'yi inşa etme bir kurumdur bu. Burada biz üzerimize Sayın Genel Merkezimizin, Genel Başkanımızın bize vermiş olduğu talimatlar doğrultusunda biz Türkiye'nin her yerine bu süreci anlatmak için yola çıkıyoruz. Hepimiz biliyoruz. Bundan 10 yıl önce Cumhur İttifakı kurulmadan önce Güneydoğu'da akşamdan bir yere gideceğimizde saate bakıp çıkmıyor muyduk ağabey? Biz karanlık varmadan gidebileceğimiz yere gidebileceksek yola çıkıyorduk. Gidebileceksek Tek bekliyorduk, sabah çıkıyorduk. Bugün gidin, bugün gidin Güneydoğu'nun en ücra köyünden. Neresine giderseniz gidin, gecenin 2'sinde de, 3'ünde de, 5'inde de, eşinizle, çoluk çocuğunuzla istediğimiz yere gidebiliyoruz. Bu Cumhur İttifakı'nın gücü. Allah razı olsun İHA'ların, SİHA'ların gelişmesinde, oluşmasında, kimlerin emeği geçerse Allah onlardan razı olsun. Onların sayesinde artık biz Güneydoğu'da çok rahat bir şekilde geziyoruz. Biz Terörsüz Türkiye programı ile ilgili geçen ay Siirt ve Van programı 9 ili kaplayan programda Güneydoğu'nun bütün illerini gezdik. İnsanlar inanın o kadar mutlular terörsüz Türkiye için. Tabii ki bu sürecin olmasını istemeyen bir sürü devlet düşmanları var. İçimizde yaşıyor. Belki de devletin içinde görev de yapmış olabilir bilemiyoruz. Bu sürecin bitmesini istemeyen insanlar bu süreçten nemalanan insanlar. Bu süreçten nemalanmayan bir insan, vatanını, bayrağını seven bir insan hangi insan istemez bu terörsüz Türkiye'yi. Yani benim oğlum şehit oldu diye başkanımın oğlu da mı şehit olsun? Başkanımın komşusunun oğlu şehit oldu diye onun komşusunun oğlu da mı şehit olsun? Artık bu terörsüz Türkiye gerçekten inşa edilsin. Türkiye Cumhuriyeti'nde terörle ilgili hiçbir şey kalmasın. Biz bunun için Sayın Genel Başkanımızın emir ve talimatları doğrultusunda kapı kapı, ev ev, mahalle mahalle geziyoruz. Bundan işte 2 ay önce il ildi. 9 il bir ilde toplanıp orada 9 il istişare şeklinde 9 ili gezerek orada anlattık. Şimdiki programda da komşum komşum nasılsın? Derdin derdimizdir bu programda. Her mahalleye, her sokağa, her eve Türkiye genelinde bütün teşkilatlarımız bu programla ilgili herkesin kapısını çalıyor. Derneklere, kim olursa olsun kapısını çalıp içine girip bu süreci anlatıyoruz. Bu sürecin oluşması demin de söylediğim gibi bizim ülkemizin geleceği, vatandaşlarımızın, bizlerin, çoluk çocuğumuzun, torunlarımızın geleceği için önemli bir süreç. Bu süreçte biz var gücümüz de bu süreci anlatmak için sahadayız, sokaktayız. Burada da sizlerden biz destek bekliyoruz. Bu süreci en iyi bir şekilde eşimize, dostumuza anlatmak için biz de bugün size geldik" diye konuştu.
Başkan Cevdet Çiçek'e kendilerini ağırladıkları için teşekkür eden MHP İl Başkanı Cüneyt Tosuner, "Tabii bundan bir yıl önce saygıdeğer Genel Başkanımız, Türkmen beyimiz Devlet Bahçeli bir çıkış yaptı ve adına terörsüz Türkiye dedi. Özellikle ile Ege'deki, Akdeniz'deki insanlarımız tarafından anlamakta güçlük çekilse de bugün geldiğimiz noktada saygıdeğer Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın da önderliğinde Genel Başkanımızın da bu çıkışıyla birlikte bu artık bir devlet politikası haline geldi. Bizim aramızdan çıkan milliyetsiz milliyetçiler olarak tabir ettiğimiz bir kısım var. Efendim ne olacak bu şehit ailelerinin durumu falan filan gibilerinden bir sürü tezviratta bulunuyorlar. Olayı baltalamak aslında terörden nemalanmak bunların maksatları ama Allah'ın izniyle biz onlara fırsat vermiyoruz. Diyoruz ki bizim şehit ailelerinde yapmış olduğumuz toplantılarda şehit anasının, babasının isteği şu. Benim evladım vatanın uğruna şehit oldu. Başka da bir ailenin evladı şehit olmasın, şehit gelmesin. Biz 40 yıldan beri bu belayı üzerimizde taşıyoruz. Bir 40 yıl daha taşıyacak değiliz. Bunu bir milli birlik ve beraberlik, kardeşlik ruhuyla pekiştirip bu terörsüz Türkiye sürecini hep beraber yönetelim istiyoruz. Bütün insanlarımıza birlikte yönetelim istiyoruz. Efendim Türkiye'nin etrafı ateş çemberi olmuş. Biz birbirimize düşelim. Kaleyi içeriden fethetsinler. Alsınlar yuları, versinler doları. Bizim aramıza fitne soksunlar. Kürt desinler, Türk desinler, Laz desinler, Çerkez desinler. Alevi desinler, Sünni desinler, başörtülü desinler, başörtüsüz desinler. Bu ülkeyi baltalamaya, yıkmaya çalışan emeldir bu bunlar. Yıllarca, bu fitneyle, fücurla Türkiye Cumhuriyeti Devleti fazlasıyla uğraştı. Artık ayağa kalkma vakti" dedi.
Tosuner, "Terörsüz Türkiye'nin meyveleri yenmeye başladığı zaman teröre ayrılan bütçe insanlarımızın cebine girmeye başladığı zaman, insanımıza hizmet olarak, hizmet noktasında dönüştüğü zaman, işte esas o zaman genel başkanımızın haklılığı ortaya çıkmış olacak. Bugün Hucurat Suresi 13. ayette Cenabı Allah şunu bizlere söylüyor. Diyor ki: "Ben insanı bir erkekten ve bir dişiden yarattım. Sizi tanışasınız diye kavimlere, kabilelere böldüm. Şüphesiz anlaşırsınız diye kabilelere böldü. Şüphesiz üstünlük ancak ve ancak takvadadır diyor. Şimdi bu ayet-i kerime'nin karşılığı olarak Cenabı Allah bize doğumumuzda sormuş mu ki acaba sen Kürt mü olacaksın, sen Roman vatandaşı mı olacak mısın? Sen Türk mü olacak mısın? Falan filan. Böyle bir şey yok. Bu ülkede yaşayan, aynı toprakta yaşayan, ezan sesine uyanan ve kendini bu memleketin insanı sayan herkes ve herkes bizim kardeşimizdir. Kim neresinden, nereden neresinden çatlayacaksa da çatlasın. Allah'ın izniyle bu terörsüz Türkiye inşa olacaktır. Biz bununla ilgili elimizi değil, demin başkanımın da ifade ettiği üzere bedenimizi taşının altına koymaya razıyız. Allah bu birlik ve beraberliğimizi daim eylesin. Kardeşlik şuurumuzu daim eylesin. Hep beraber inşallah terörsüz Türkiye sabahlarına uyanmak ümidiyle" diye konuştu.
MHP Heyetinden Bitlisliler Derneği’ne “Terörsüz Türkiye” Ziyareti
MHP MYK Üyesi Ali Uçak ve parti yöneticileri, “Hayırlı Günler Komşum” ve “Derdin Derdimizdir” programları kapsamında Bitlisliler Derneği’ni ziyaret etti.
Yayınlanma :
02.12.2025 10:30
Güncelleme :
02.12.2025 10:30
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: