*OKUL SERVİS ÜCRETLERİ ARTIŞI PANDEMİ NEDENİYLE ALIM GÜCÜ DÜŞEN TÜKETİCİYİ ZOR DURUMDA BIRAKACAKTIR.
*TÜKETİCİLER ZAMLAR İLE YOKSULLAŞTIRILMA YERİNE EKONOMİK TEDBİRLER İLE GÜÇLENDİRİLMELİDİR.
*”KİMSE EĞİTİM VE ÖĞRETİM HAKKINDAN YOKSUN BIRAKILAMAZ”
İstanbul da; okul servis taşımacılığı ücret talepleri UKOMEDE tarafından iki kez alt komisyona havale edilmiş, yapılan toplantılarda mutabakata varılamamış zam teklifi tekrar OKOME’ye gönderilmişti. Yapılan alt komisyon toplantılarına Tüketicileri temsilen Tüketici Dernekleri Federasyonu (Tüdef) Ve Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) adına katılım sağlayarak, İBB’sinin enflasyon oranında artış talebine şerh koyarak Pandemi nedeniyle enflasyon oranındaki artışın, alım gücü ve hane geliri düşen, yoksullaşan velilerimiz için ödemesi zor bir artış olacağından 2020/2021 eğitim öğrenim yılı için her hangi bir artış yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.
Tüdef/Tükoder olarak Muhalefet şerhimizin gerekçesi ile servis esnafının maliyet artışına karşı yapılması gerekenler komisyon üyeleri ile paylaşılmıştır
Servis ücretlerine yapılan zam enflasyon oranında makul bir artış gibi görünse de pandemi nedeniyle alım gücü düşen yurttaşlarımızı zor durumda bırakacak, yoksulu daha da yoksullaştıracaktır.
Eğitim hakkının anayasal bir hak olması nedeniyle, eğitimde fırsat eşitliğinin de sağlanması için öğrenci Servis hizmetleri Merkezi hükümet ve yerel yönetimler işbirliği ile kamu hizmeti olarak verilmeli, bu hizmet özel servis araçları ile sağlanacak ise de bunun bedelleri de kamu tarafından ödenmelidir.
Alt komisyon toplantılarında da belirttiğimiz üzere;
1- Yapılan zam oranı Ağustos ayı 12 aylık yıllık enflasyon oranında yapıldığı ve makul gibi görünse de;
-Dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan Covit-19 Salgını nedeniyle, hastalığın yayılmasını önleyici tedbirler nedeniyle tüketicinin alım gücü ve hane başına düşen gelir seviyesi düşmüştür. Salgın hastalık tehlikesi halen devam etmekte ve süreç nasıl devam edeceği konusunda hiçbir bilgimiz olmamakla birlikte yeni önlemler ve tedbirler gelmekte ve gelmeye devam etmektedir.
-Dünyanın bir çok yerinde olduğu gibi taşımacılık hizmetlerinin Kamu hizmeti olarak verilmesi esastır. Özellikle öğrenci taşımacılık hizmeti; okula gidecek öğrencilerimizin sağlıklı güvenli ve ekonomik bir şekilde okullarına gidiş gelişinin sağlanması eğitime hizmet olarak yerel yönetimlerde sosyal belediyecilik ilkesinin bir parçasıdır. Dolayısı ile belediye imkanları gözden geçirilerek öğrencilerin ekonomik, güvenli bir şekilde okul servisleri hizmetinin belediye hizmeti olarak verilmesi gerekmektedir.
-Plaka tahdidi nedeniyle rekabetin ortadan kalkması da ücretlerin artış talebi önünde tüketici güçsüz kalmaktadır. Servislerde şoförü esas alan liyakat a dayalı bir sistem mevcut değildir. Bir kişiye yada şirketlere ait birden fazla servis araçlarının olması ve bu araçlarda şoförlerin çalıştırılması maliyetleri de yükseltmektedir. Mesleği şoförlük olan kişilere birer araç (plaka) tahsisli bir sistemin olmaması maliyetleri yükseltmekte ve buda tüketicilere yansımaktadır.
2-Servis esnafının da mağdur olmaması için, girdi maliyetlerindeki artış dikkate alınarak enflasyon oranında yapılan artış oranı yerine başka yöntemler önerilmeli ve hayata geçirilmesi için devlet otoritesi harekete geçirilmelidir
-Öğrenci servisi araçlarının ana maliyet unsurlarından olan akaryakıtta yedek parça ve servis bakımlarında %18 olan KDV nin %1 e düşürülmesi
-Öğrenci servisleri araçların dan alınan muayene, ruhsat ve benzeri harçlarda indirim uygulanması
gibi önlemler ile enflasyon oranındaki artış telafi edilerek servis hizmeti veren esnaflar maliyet girdilerinde rahatlatılmış olacaktır.
3-Eğitim ve öğrenme hakkı Anayasal hak olup aynı zamanda Evrensel tüketici hakkıdır.
-Anayasamızın 42. maddesinde, "Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz.’’ ifadesi yer almaktadır. Pandemi nedeniyle ekonomik gücü düşen velilerimizin servis ücretlerinin pahalılığı nedeniyle çocuklarını eğitime gönderemeyecek duruma düşebilir. Böylesi bir risk göze alınmamalıdır.
-Eğitim hakkı Türkiye’nin de imzaladığı Evrensel tüketici haklarından biridir. Bunu sağlamak Devletin görevlerindendir. Anayasamızın 172. Maddesi de devlete tüketiciyi koruma görevi vermiştir.
O nedenle servis hizmeti de kamu hizmeti olarak verilmelidir.
Sonuç olarak;
Pandemi nedeniyle mağdur olmuş Temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamayacak durama gelmiş yoksul yurttaşlarımıza zamlı tarifeli bir servis ücreti yükü getirilmemesi için, verilen zam geri çekilerek, Öğrenci servis hizmetleri Merkezi hükümet ve yerel yönetimler işbirliği ile kamu hizmeti olarak verilmelidir. Bu hizmet sağlanırken belediyelerin araç imkanları yeterli değil ise özel servislerden yararlanılmalı ve bu servislerin ücretleri zam yapılmadan önceki tutar ile ödenmeli, Servis esnafının maliyet artışları ise, akaryakıtta, yedek parçalarda, bakım onarımda kdv oranlarının %1 e düşürülmesi, harçların sıfırlanması ile tolere edilmelidir.
Hibya Haber Ajansı
Yorumlar
Kalan Karakter: