ABD’de teknoloji şirketleri öncülüğünde yaşanan geri çekilme genele yayılırken risk iştahı ise önemli ölçüde bozulmuş durumda. Bu noktada ABD borsalarındaki sert satışların ardından yeni güne başlarken Asya piyasalarının zayıf bir zeminde hareket ettiğini görüyoruz. Piyasaların dengeye oturması için teknoloji şirketlerindeki baskının azalması gerekiyor. Bu noktada özellikle Nasdaq vadeli işlem kontratlarında görülen yukarı yönlü eğilimin gün içinde ne derece güç kazanabileceğini izleyeceğiz. Mart ayındaki dip seviyeler ile kıyasladığımızda Nasdaq’ın son birkaç gündeki sert satışlara karşın hâlâ %60’ın üzerinde primli olması ise dikkat çekiyor. Dolayısıyla kısa vadede görebileceğimiz olası bir toparlanmanın daha uzun vadeye yayılma potansiyeli soru işareti yaratıyor. Dün olduğu gibi bugün de önemli bir gündem maddesinin olmayışı ise TL varlıkların yön bulmak için bir kez daha yurtdışı piyasaları takip edeceğini gösteriyor.
BEKLENTİLERİMİZ
Borsa İstanbul destek arayışını sürdürüyor. 5 günlük aranın ardından 200 günlük hareketli ortalamasını aşmayı başaran BIST-100 endeksi yurtdışı piyasalardaki bozulmanın etkisiyle daha fazla destek bulmakta ise belirgin şekilde zorlanıyor. Sık sık dile getirdiğimiz gibi endeksin görünümünde anlamlı bir iyileşme olması için 1100 ve 1120 seviyelerinin üzerinde kapanış yapması gerektiğini düşünüyoruz. 200 günlük hareketli ortalamanın üzerine kalınması durumunda endekste yukarı yönlü denemelerin sürmesini bekleriz. Ancak teknoloji şirketleri öncülüğünde yurtdışında satışların devam etmesi genele yayılan bir etki yarattığı için bu durum Borsa İstanbul açısından da zorlu bir tablo ortaya koyuyor.
Teknik Analizde Öne Çıkanlar | ||||
Hisse | RSI | Momentum | MACD | PSAR |
ANHYT | AL | AL | AL | AL |
MPARK | AL | AL | AL | AL |
TAVHL | AL | AL | AL | AL |
EUR/USD 1,1800’in altına sarkıyor. Perşembe günü gerçekleştirilecek ECB toplantısında Merkez Bankası’nın değerli EUR’ya karşı en azından sözlü bir müdahalede bulunabileceğine ilişkin beklentiler paritenin zayıf bir performans sergilemesine neden oluyor. Öte yandan İngiltere’nin herhangi bir anlaşma olmaksızın AB ile yollarını ayırma ihtimalinin giderek artması da EUR üzerindeki baskının artmasına yol açıyor. Bu kapsamda 1,1800’in de altında rakamlar görmeye başladık. Uzun süredir olduğu gibi teknik görünümün ise negatif sinyaller verdiğini düşünmeye devam ediyoruz. Bu kapsamda 1,1770 ve 1,1730 seviyelerini ilk destekler olarak görüyoruz.
TL’de zayıflık artıyor. Dolar küresel olarak güçlü bir görünüm sergilerken; Brezilya Reali, Güney Afrika Randı ve Meksika Pesosu başta olmak üzere dün gelişmekte olan ülke para birimleri karşısında da önemli kazanımlar sağladı. Uzun bir süre içerisinde seyrettiği 7,30-7,40 bandını kırdıktan sonra yukarı yönlü eğilimi daha da belirginleşen USD/TL’nin ise 7,50 sınırına giderek daha fazla yaklaştığını görüyoruz. TL’nin son bir haftada %1,5’e yakın değer kaybetmesine karşın aynı dönemde TCMB’nin ağırlıklı ortalama fonlama maliyetinde ise yatay bir seyir izlendiğini görüyoruz. Ancak kurdaki yükselişin devam etmesi durumunda TCMB’nin fonlama maliyetini biraz daha yukarı çekerek TL’deki kırılganlığı azaltmaya çalışacağını tahmin ediyoruz.
Ons altında görünüm zayıflıyor. Doların küresel ölçekte güçlü bir görünüm sergilemesinin yanında Perşembe günkü toplantıda ECB’nin yapacağı açıklamaların EUR üzerindeki baskıyı daha da artıracağına yönelik beklentiler zaman zaman ons altının önemli bir destek olarak gördüğümüz 1920 doların altına sarkmasına neden oluyor. Teknik açıdan baktığımızda ise ons altında aşağı yönlü risklerin geçerliliğini koruduğunu düşünüyoruz. Özellikle 1920 doların altında kalıcı rakamlar oluşmasının kısa vadede 1900 doların altına doğru bir eğilim yaratabileceğini göz önünde bulundurmak gerekiyor.
ÜNLÜ Menkul
Hibya Haber Ajansı
Yorumlar
Kalan Karakter: