HAKİKATİ ARAYAN ADAM
Hey gidi gece gündüz hakikati arıyorum diyen adam hey, görmüyormusun bulutlardan dökülen inci taneleri bile gizemi ararken semadaki yalnızlıklarını yeryüzünün refahı için kurban ediyorlar ve tek tesellileri bir su damlası olarak dahi olsa o rahmani denizde yüzmektir
Hakk’ın ışığını arıyorsan durmadan
Ne gezip durursun tozlu yollarda
Bak haykırıyor arif kişi
“ben hem doğuyum hem batıyım” diye
…ve “hatta altı yön benden sorulur” diyor dağlara taşlara
Sırları arıyorsan eğer
Esrarın hazinesineyse müptelâlığın
Onun arkasından yürü yolun tozunu çek ciğerlerine can olur korkma
Gece esen rüzgârdan
Gündüzleri puslardan çekinme
Zira o kasveti dağıtan bir kandil gibidir geceye
Tevhit kervanına katıl
Bak nasıl coşuyor yollar
Hiçlik deryasında yok olan erler toprağı incitmez
Sen şöhret paçavralarından kurtul
Hiçlik pınarının can suyunu iç
Çünkü… sen… hakikati arayan adam
O kâmil insanın sana sunduğu elbiseyi giy
Hissetmiyormusun aşk kokuyor buram buram
…ve aşkı resmediyor can boyasıyla çizip kalplere
Nakşediyor gönüllere aşkın sırrını
Elindeki keşkülü zenginlere uzatıp durma doldursunlar diye rızkını
Bak keşkülün üzerinde nakşedilmiş kâmil insan sözünü görmüyormusun
Aşk aşk diye yalvarıyor eşyanın hakikati
İşte budur aradığın
Ey hakikati arayan adam
…ve haykırıyor marifetlerin emanetçisi
“Dünyayı geç kendinde dur”
Aşktır sana son durak
Başlangıçta indiğin