İş dünyasında kurumsal temsilin en görünür ancak çoğu zaman göz ardı edilen unsurlarından biri olan dış görünüm, yöneticilerin kariyer yolculuğunu ve şirketin itibarını doğrudan etkiliyor. Doç. Dr. Başak Boğday Saygılı, yöneticilerin sadece organizasyonel süreçleri yönetmekle kalmadığını, aynı zamanda kurumun vitrini olduklarını belirterek iş dünyasında başarının sırlarını paylaştı. Saygılı, bilginin ve tecrübenin dış görünümle desteklenmediği durumlarda liderlik etkisinin zayıfladığına dikkat çekti.
Yöneticilerin temsil gücünü artırmaları için yıllardır üzerinde durulan 3 saniye kuralı, modern iş dünyasında geçerliliğini koruyor. İnsan beyni, bir liderle karşılaştığı ilk üç saniye içerisinde o kişi hakkında güven, yetkinlik ve ciddiyet analizi yapıyor. Doç. Dr. Saygılı, bu kısa sürenin stratejik önemini vurgulayarak, verilen ilk mesajın muhatabın dinleme isteğini belirlediğini ifade ediyor. Bu kritik sürede oluşan algı, bir güven anı olarak tanımlanıyor ve sonraki iletişimin temelini oluşturuyor.
Lider seçiminde ve ekip yönetiminde fiziksel görünümün etkisi, bilimsel araştırmalarla da destekleniyor. 2012 yılında yapılan araştırmalar, dış görünümün sağlık, güvenilirlik ve dominant karakter özellikleri hakkında beynimize kısa yoldan bilgi verdiğini gösteriyor. Yönetici imajı, kişinin sahip olduğu bilgi birikimi ve deneyimin karşı taraftaki ilk teyidi olarak işlev görüyor. Eğer bu ilk onay alınamazsa, hem yönetici hem de temsil ettiği kurum için negatif bir başlangıç kaçınılmaz oluyor. Bazen unvan ve yılların emeği, yanlış bir kıyafet tercihi veya bakımsız bir görünüm nedeniyle gölgede kalabiliyor.
Konuyla ilgili 2021 yılında yayımlanan kapsamlı bir analiz, üst düzey yöneticilerde dış görünümün finansal ve operasyonel etkilerini ortaya koydu. Araştırma sonuçlarına göre yöneticilerin yüz oranları, ses tonu, bakım düzeyi ve fiziksel çekiciliği; işe alım süreçlerinden terfi kararlarına, yatırımcıların şirkete duyduğu güvenden genel şirket performansına kadar birçok alanda belirleyici oluyor. Kurumun bir sembolü olan yöneticinin dış görünümü, bu sembolün en hızlı okunan ve yorumlanan kısmı olarak nitelendiriliyor.
Bilgi ve deneyimin iş hayatındaki değeri tartışılmaz olsa da bu değerin doğru bir ambalajla sunulması gerektiği belirtiliyor. İstatistiksel veriler, iyi giyinen ve profesyonel görünen kişilerin yönetici olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu gösteriyor. Bilgi birikimi çok yüksek olan profesyonellerin, görünümleriyle bu gücü destekleyemedikleri durumlarda temsil görevlerinde zorlandıkları gözlemleniyor. Doç. Dr. Saygılı, görünümün kişiyi ve kurumu temsil eden ilk cümle olduğunu hatırlatarak, tüm yöneticilere bu cümleyi doğru kurmaları çağrısında bulunuyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: