Manisa’da yaşayan 73 yaşındaki Hasan Kabadağ, üniversite öğrencilerine burs verebilmek için verdiği mücadelede örnek oluyor. Karadağ, “Ben üniversiteyi çok zor şartlarda okudum. O öğrencilerimiz bugünde nasıl zor şartlar içerisinde olduklarını tahmin edebiliyorum. Karınca kararınca bunlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Emekli arkadaşlara tavsiyem böyle ata sanatlarından biriyle ilgilensinler hem ruhlarını dinlendirmiş olurlar hem de karınca kararınca sağa sola bir takım yardım yapmış olurlar” diye konuştu.
Kendisi de üniversiteyi zorluklarla okudu, şimdi ise üniversite öğrencilerine burs vermek için gece gündüz çalışıyor. 73 yaşındaki Hasan Kabadağ ilerleyen yaşına rağmen Atölyesinde naht (ağaçları kabartma şeklinde yontma) sanatı eserleri yapıyor. Kabadağ, kendisinin zor şartlar altında üniversite okuduğunu belirterek, diğer gençlerin bu zorlukları çekmemesi için yaptığı eserleri satarak onlara burs sağlıyor. Yılda 50 bin lirayı aşkın satış yapan Hasan Kabadağ bir kuruşuna dokunmadan öğrencilere dağıtıyor. Çeşitli ağaçları işleyerek saatlerce çalışan Hasan Kabadağ, daha fazla öğrenciye burs vermeyi hedefliyor. Milimetrik hesaplar yaptığını ve kesme işlemi nedeniyle gözlük derecesinin 5.5'e yükselmesine rağmen severek atölyesinde çalışan Kabadağ, arkadaşlarıyla birlikte kurduğu Eğitime Katkı Derneği aracılığıyla öğrencilerin yüzünü güldürüyor.
KARINCA KARARINCA BUNLARA YARDIMCI OLMAYA ÇALIŞIYORUZ
Vaktini değerlendirip öğrencilere burs sağlayan Kabadağ, memuriyetten kalma alışkanlıkla soluğu atölyesinde alıyor ve gece gündüz daha fazla burs için çalışıyor. Hasan Kabadağ, “27 sene 10 ay memuriyet yaptım, 12 yıl da ticaretle uğraştım, ticareti bıraktıktan sonra da naht sanatıyla uğraşıyorum ve hayır hasenat işleriyle gayretli çalışmalarım sürüyor. 73 yaşındayım, naht sanatına bundan 3 yıl önce başladım. Ticareti bıraktıktan sonra bir meşguliyet aradım kendime ve atalarımın sanatlarından birini icra etmeye karar verdim. Daha da önemlisi bu sanattan elde ettiğim gelirin tamamını 35 arkadaşımla birlikte kurmuş olduğumuz Eğitime Katkı Derneğine bağışladım. Ben bu yaptığım çalışmalardan, hiçbirisinden herhangi bir ücret almıyorum. Yaptığımız çalışmaların tamamından elde edilen gelir Eğitime Katkı Derneğine veriliyor ve bugüne kadar 1 milyon lirayı aşkın 2 bin 500 öğrenciye yakın yardımda bulunulmuştur. Bu yardımlarımızı yapmaya devam ediyoruz. Hem ruhumu dinlendiriyorum, hem de öğrencilere katkıda bulunuyorum. Ben üniversiteyi çok zor şartlarda okudum. O öğrencilerimiz bugünde nasıl zor şartlar içerisinde olduklarını tahmin edebiliyorum. Karınca kararınca bunlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Emekli arkadaşlara tavsiyem böyle ata sanatlarından biriyle ilgilensinler, hem ruhlarını dinlendirmiş olurlar, hem de karınca kararınca sağa sola bir takım yardım yapmış olurlar” diye konuştu.
İNSAN VERDİKÇE ÇOK MUTLU OLUYOR
Hasan Kabadağ naht sanatı sayesinde yılda 50 bin lira civarında satış yaptığını ve hepsini derneğe bağışladığını belirterek, büyük mutluluk yaşadığını anlattı. Hasan Kabadağ,“Yapıp sattığım eserlerden elde edilen gelir yılda 50 bin lira civarını buluyor ve bunların tamamını da derneğe bağışlıyorum, bir tek kuruş bile cebime girmiyor. Bu öğrencilere yaptığım hizmet kadar hiçbir hizmetten zevk almadığımı bütün samimiyetimle ifade edebilirim. İnsan verdikçe çok mutlu oluyor. Ruhunuz da dinlenmiş oluyor, hiçbir şekilde yorgunluk hissetmiyorsunuz. Allah’a dua ediyorum ki benim canımı bu atölyede alsın. Yani çalışırken öleyim” dedi.
MEŞAKKATLİ VE SABIRLI BİR İŞ
Naht sanatının meşakkatli olduğunu ve sabır gerektirdiğini anlatan Hasan Kabadağ, “Yaptığım çalışmalarda tamamen ahşap kullanıyorum. Çerçeveler, zeminler, kesilen objeler. Yaptığımız cilayı da aynı zamanda gomalak cila diye gençlerin bilmediği bir cila yapıyoruz. O da yine atalarımızın Osmanlı camilerinde yapılan cilayı kullanıyoruz. Organik ürün üretiyoruz. Yani hem zemin, hem çerçeve, hem boyası hem de geometrik deseni tamamen ahşaptan yapıyoruz. İmitasyon hiçbir malzeme kullanmıyoruz” diye konuştu. CÜNEYT HASÇELİK
Yorumlar
Kalan Karakter: