Parti kapatmaya karşı olduklarını ifade eden Özdağ, “Biz temelli olarak tamamen parti kapatılmasın, suç işleyen bir üyesi varsa üye yargılansın, partisi ceza almasın istiyoruz. Bunun için de sadece devletin değil topyekûn milletin de kararlı ve yürütülen mücadeleye destek vermesi gerekiyor. Bunun için önce hep birlikte cesur olmalıyız. PKK´yı, KCK´yı, Kandil´i yalnızlığa itmeliyiz. Çünkü Türkiye´nin daha çok demokrasiye, özgürlüğe ihtiyacı var. Bu mücadele ve kararlılığın neticesinde ise devlet ve millet elbirliğiyle PKK´yı tarih sahnesinden silecek, terörün kökünü hep birlikte kazıyacağız" dedi.
HDP´yi bir noktada demokrasi içerisinde bir parti olarak değerlendirmediğini ve HDP´nin PKK´nın siyasal uzantısı olduğunu ifade eden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selçuk Özdağ, “HDP bir nokta da açık ve bariz şekilde terörü teşvik etmektedir. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir partiye müsaade edilmez. Biz partiler kapatılmasın ama parti içerisinde suç işleyen varsa da o kişi hukuk karşısında gerekli cezayı alsın istiyoruz. Ben suçların şahsiliği gereğince şahısların yargılanmasını istiyorum” dedi. HDP´den birçok Milletvekilinin suç işlediğini kaydeden Özdağ, “Bu Milletvekillerinin gerek üniter yapıya halel getirme noktasında gerek hukuku askıya alma noktasında gerek milli bütünlük içerisinde kalmamaları nedeniyle yargılanmaları gerekiyor. Suç işleyenlere karşı hukuk gereğini yapmaya başladı zaten. Kobani olaylarıyla ilgili de soruşturma başladı. Diğerleri hakkında da soruşturma başlatıldı. Terör örgütü için askerin topundan daha önemlisi milletin refleksidir. Halkın tepkisidir. Bakınız batistuna hareketini milyonluk yürüyüşler engelledi. Eğer İspanya´da Madrid´de o milyonlar yürümeseydi. ETA örgütü devam edecekti. Aynı şekilde İngiltere´de milyonlar yürümeseydi İRA devam edecekti. Bugün Türkiye´de artık milyonların ayağa kalkması lazım. Biz beraber yaşamak istiyoruz. Biz birlikte yaşamak istiyoruz bunu söylememiz gerekir. Onun için o bölgede yaşayan herkesin cesur yürek olması gerekiyor. Türkiye´de güneydoğu da Ege de İstanbul´da yaşayanda cesur yürek olacak” diye konuştu.
DAHA GÜÇLÜ DEMOKRASİYİ HAKİM KILACAĞIZ
Üç yıl boyunca devletin ve hükümetin tüm iyi niyetleriyle çözüm sürecinin devam ettiğini ama buna PKK, KCK ve HDP´nin inanmadığını ve terör eylemleriyle, söylemlerine devam ettiğini kaydeden Özdağ, “Bu üç sene boyunca yaptıkları eylemlerle söylemlerle sürekli meydan okuyuşlarla bunları gördük. Peki şimdi ne yapmamız lazım. Türkiye´nin daha güçlü daha büyük bir demokrasiye ihtiyacı var. Türkiye´nin insan hak ve özgürlüklerini genişletmeye ihtiyacı var. O bölgede yaşayan herkesle beraber olmamız lazım. Bölgede yaşayan vatandaşımız birinci sınıf vatandaş yapabilmek için Müslüman olduğumuzu hatırlatmamız lazım. Müslüman olmayanlara da herkes bu ülkenin birinci sınıf vatandaşıdır mesajını vermemiz lazım. Bununla beraberde PKK´yı, KCK´yı, Kandil´i yalnızlığa itmemiz gerekiyor, yalnızlaştırmamız gerekir bunu yapıyoruz. Bunu STK´lar üzerinden yapacağız. o bölgedeki mollalar üzerinden yapacağız. o bölgedeki milli üniter yapıya inanan aşiret reisleriyle yapacağız. Vakıflarla yapacağız. Sendikalar, derneklerle yapacağız. O bölgedeki Arap vatandaşlarımızla Kürt vatandaşlarımızla yapacağız yapmak zorundayız çünkü Türkiye´nin büyümeye ihtiyacı var. Çünkü Türkiye´nin özgürlüğe ihtiyacı var ve PKK´nın tarih sahnesinden silinmeye ihtiyacı var.
ÜNİTER YAPIDAN YANA HERKESLE TEMAS HALİNDEYİZ
Terörü sonlandırmaya kesin kararlı olduklarının altını çizen Özdağ, bunun için her partiyle ve üniter yapıya inanan, ‘milli birlik içerisinde kalacağım´ diyen, insan hak ve özgürlüklerine inanan herkesle bir araya gelip konuşmaya hazır olduklarını belirterek sözlerine şöyle devam etti; “Bununla ilgili Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu ve partimizin yetkilileri temas halindeler. Bizler de aynı şekilde görüşmelere devam ediyoruz. Bunun için Diyarbakır´a gideceğiz. Mardin´e, Bitlis´e, Siirt´e gideceğiz. O bölgede de sivil toplum kuruluşları hareket halindeler. Hassasiyetlerini gösteriyorlar ‘yeter artık´ diyorlar ‘Edi Bese´ diyorlar.”
Konuşmasında sivil, demokratik, çoğulcu, evrensel hukuk kurallarına dayalı kısa öz bir anayasa istediklerini ve gelişen, demokrasiden yana olan Türkiye´nin yeni Anayasa´ya ihtiyacı olduğunu kaydeden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, “1921´de ilk sivil anayasa 60 ve 82´de darbe anayasası yapıldı. Türkiye´de anayasayı kim yaparsa o anayasa onun kokusunu taşır. Darbeciler yaparsa darbecilerin kokusunu taşır. Onların rengini ve zihniyetini taşır, hürriyet alanını daraltır. Biz istiyoruz ki sivil bir anayasa yapalım 60 madde de anlaşalım önce toptan bir anlaşalım uzlaşma komisyonumuz var. Bu konuda da CHP ve MHP´yi samimiyete davet ediyoruz” diye konuştu.
Yorumlar
Kalan Karakter: