Türkiye Motorlu Taşıt İşçileri Sendikası (TÜMTİS), örgütlenmeye başladıkları Yemek Sepeti firmasında 3 işten çıkarılması sonrasında firma önünde eylem yaparak işçilerin yeniden işe alınmasını istedi. TÜMTİS İzmir Şube Başkanı Şükrü Günseli, “Çağrımız şudur; çoğunluk tespitine yaptığınız itirazı şu geri çekin. İşten çıkardığınız üyemiz işçileri geri alın. İşçilere uygulan baskı, mobbing ve uyduruk gerekçelere dayalı tutanaklarla sürdürdüğünüz psikolojik savaşı durdurun. Sendikamız ile toplu iş sözleşmesi masasına oturarak sürecin yasal çerçevede ilerlemesinin önünü açın” dedi.
Türk-İş’in kurucu sendikalarından biri olan Türkiye Motorlu Taşıt İşçileri Sendikası (TÜMTİS), Manisa’da sendikaya üye oldukları için işten çıkarılan işçiler için Yemek Sepeti deposu önünde eylem gerçekleştirdi. Eyleme Türk-İş Manisa Temsilcisi ve Türk Metal Sendikası Manisa Şube Başkanı Ercan Dereli de katıldı.
İŞÇİLERİ GERİ ALIN
3 işçinin sendikaya üye oldukları iddiasıyla işten çıkarıldığını söyleyen TÜMTİS İzmir Şube Başkanı Şükrü Günseli, “Burada toplanma nedenimiz, sıkça tanık olduğumuz yeni bir hak ihlaline karşı çıkmak, en temel demokratik bir hakkın, anayasal bir hakkın kullanımına yönelik saldırıya karşı mücadele etmek. “Yemek Sepeti A.Ş.” adlı işletmede bir süre önce örgütlenmeye başladık ve yasanın aradığı sayısal çoğunluğa ulaştık. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına çoğunluk tespit talebi ile başvurduk. 08.07.2021 tarihinde, bakanlıktan çoğunluk tespit yazısını aldık. Tespit yazısının işverene ulaşmasının ardından işveren, alışık olduğumuz hamleyi yaparak çoğunluk tespitine itiraz etme yoluna başvurdu. İtiraz süreci ile beraber, işçiler üzerinde baskı ve mobbing uygulamaları hız kazandı. Üyemiz işçilerin, uygulanan baskı ve yıldırma politikalarına boyun eğmeyip kararlı duruş sergilemeleri üzerine, Manisa depodan; Kemal Oğuz; Yakup Der ile Ömer Dizemen isimli üç üyemiz, sudan sebepler ileri sürülerek işten çıkarıldı. Yemek Sepeti A.Ş.'nin Türkiye genelinde çalışan personeli taşıma işkoluna, yani sendikamız işkoluna mensupken, işletmeye yönelik sendikal çalışmanın duyulması ile işveren, SGK nace kodunu, dolayısıyla işkolunu değiştirmek sureti ile yürütülmekte olan sendikal çalışmayı boşa çıkarma yoluna başvurdu. Buna karşın birkaç adresteki işyerleri, kendi deyimleri ile gözden kaçmış olmalı ki, bizim işkolumuzda kalmıştı. Sendikamız, bu adreslerdeki örgütlenmesi üzerinden çoğunluğa ulaşmış oldu. Bu süreçte şirket yetkilileri: sendikaya karşı bu yola başvurmadıklarını ileri sürerek; “Sendika. anayasal bir haktır. Biz bu hakka saygılı bir işletmeyiz. Köklü, kurumsal bir sendika örgütlenir de karşımıza gelirse, birlikte çalışmaya hazırız.” İçerikli açıklamalar yapıyorlardı. Çoğunluk tespit yazısının kendilerine ulaşmasının ardından sergiledikleri saldırgan tutum, beyanlarının tersine gerçek yüzlerini ortaya çıkarmış oldu. Atacağınız en akılcı adım, sendika ve işçilere barış elini uzatmaktır Hani, Anayasal hak olan sendika hakkına saygılı bir işletmeydiniz? Açıklamalarınızın mürekkebi kurumadan sendika ve çalışma hakkına saldırıya geçtiniz. Çağrımız şudur; çoğunluk tespitine yaptığınız itirazı şu geri çekin. İşten çıkardığınız üyemiz işçileri geri alın. İşçilere uygulan baskı, mobbing ve uyduruk gerekçelere dayalı tutanaklarla sürdürdüğünüz psikolojik savaşı durdurun. Sendikamız ile toplu iş sözleşmesi masasına oturarak sürecin yasal çerçevede ilerlemesinin önünü açın. Atacağınız en akılcı adım, sendika ve işçilere barış elini uzatmaktır. Sendikamız, 1949 tarihinde kurulmuş, sayısız mücadelelere ve başarılara imza atmış köklü bir emek örgütüdür. Emek ve demokrasi mücadelesinde yüzünün akıyla bu güne gelmiş saygın bir kuruluştur. Hiçbir saldırıya boyun eğmeden, üyelerinin ve emekçilerin hakkını kararlılıkla savundu, savunmaya devam edecektir. Üyemiz işçilere her bakımdan sahip çıkacak, çıktığımız yolda mücadeleyi zafere ulaştıracağız. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Atılan işçiler geri alınsın! Yaşasın örgütlü mücadelemiz” diye konuştu. CÜNEYT HASÇELİK
Yorumlar
Kalan Karakter: