Bebeklerin topuk kanı üzerinden “Milyon Dolarlık” bir rant mı dönüyor?
Tarama testleri gerçekten masum mu?
İşte SMA endüstrisinin karanlık yüzü:
Her şey masum bebeklerin topuğundan alınan bir kaç damla kan ile başlıyor, fakat alınmasına izin verilen o bir kaç damla kan ile aileler hiç farkında olmadan milyon dolarlık ilaçları üreten şirketlerinin karanlık labirentine sürükleniyor.
Türkiye’de her yıl (Nerede ise) doğan her bebeğin topuk kanı alınıyor, ailelere ve topluma ise bu süreç; "Erken teşhis, hayat kurtarmak" olarak pazarlanıyor. Ancak hasta ilan edilen çocuk sayısı sürekli arttığı gibi, özel test şirketlerine gönderilen bu kanların (Ve analiz verilerinin) akıbeti ise meçhul durumda!
Topuk kanı gerçekten masum bir test mi, yoksa tamamen ticarileşmiş tıp endüstrisinin basamaklarından birisi mi?
Prof. Dr. Alişan YILDIRAN gibi alanında uzman isimler "Yenidoğan tarama testlerinin, bilimsel dayanağı zayıf olan ve endüstriyel tıbbın dayattığı uygulamalardan biri olduğunu…" açıkça söylüyor.
İşte bu ticari hedef doğrultusunda Türkiye de yenidoğan tarama programlarının çapı genişletiliyor. İlginç bir şekilde SMA gibi çok nadir hastalıkların testleri de artık rutin hale getiriliyor, ancak ne hikmetse bu testlerin pozitif çıkma oranları, gerçek hastalık prevalansından (GERÇEK görülme sıklığından) çok daha yüksek oluyor!
Yani aslında ortada bir YALANCI POZİTİF durumu var. SMA taraması testler ile pozitif çıkan bebeklerin çoğunda aslında bu hastalık klinik anlamda doğrulanmıyor! Durum böyle iken yine de aileler bu süreçte yıpratılıyor, hatta telkinlerle "tedaviye hazır hale" getiriliyor. "Varsayımlar ve çok nadir ihtimaller" ise sanki hakikatmiş gibi anlatılıyor, böylece insanlar korkutuluyor, bu korku üzerine de (güya) tedavilere başlanıyor ve aslında sağlıklı olan çocuklar ağır yan etkisi olan ilaçlar ile hasta edilebiliyor.
"Topuk kanı taramalarının yenidoğanlarda rutin uygulanan bir prosedür olmasına rağmen gereksiz olduğunu aileleri endişelendirebildiğini, özellikle metabolik hastalık taramalarında “yanlış pozitif' oranlarının yüksek olduğunu" Doç. Dr. Cüneyt KONURALP da belirtiyor ve; "Alternatif olarak, aile öyküsü ve klinik bulgular ışığında hedefe yönelik taramalar yapılmalı. Herkese aynı testi uygulamak yerine kişiselleştirilmiş yaklaşımlar benimsenmeli." diyordu.
Yine Prof. Dr. Alişan YILDIRAN; "Daha güvenilir ve az invaziv yöntemler varken (yani deriyi delme, kesik atma yerine idrar veya tükürük testleri gibi yollar var iken) topuk delmek sureti ile kitlesel taramalar yapmak etik değildir…" demekte idi.
Pekiyi o zaman Topuk Kan alımı sureti ile test yapılmasında neden bu kadar ısrar ediliyor?
SGK da uzun yıllar çalışmış, mahkemelerde bilirkişi olarak görev yapmış olan Operatör Dr. Uğur Yılmaz da bu konuda şunları söylüyor:
"SMA ilaçları (Spinraza, Zolgensma, Evrysdi) ne hastalığı iyileştiriyor ne de ölümleri engelliyor. Firmaların 'AR-GE maliyeti' savunması, fahiş fiyatları meşrulaştırmıyor. Topuk kanı taramalarıyla yaratılan yanlış pozitif teşhisler, aileleri psikolojik ve finansal olarak sömürüyor. SGK'nın 4.5 milyar TL'lik ödemesi, devletin içendeki bazı kadroların ilaç endüstrisiyle gizli bir ortaklığını düşündürüyor. FDA'nın Zolgensma'ya veri tahrifatının olduğunu kabul etmesine rağmen onay vermesi, sistemin çürümüşlüğünü kanıtlıyor.
Yine Dr. Uğur Yılmaz; “Üretici firmaların hiçbirisi sattıkları ilacın SMA hastalığını iyileştirdiğini; semptom ve belirtileri tamamen yok ettiğini iddia etmemektedir, hatta bu ilaçların SMA hastalığının iyileştirici (cure) etkisi olmadığını (ilaçların SMA 1 vakalarında dahi) hep söylemişlerdir” demektedir.
SGK'nın İflasına Giden Yol; SMA (Ve benzeri) etkisi kanıtlanmamış, fahiş fiyatlı İlaçlar İle Soygun:
Türkiye İçin En Çarpıcı sonuç İse şu idi; SGK 2023’te sadece SMA ilaçlarına 4.5 milyar TL gibi korkunç bir para ödemiş olması. Ancak CHP milletvekili Mahmut Tanal ise bu rakam'ın aslında 7 milyar TL'ye yakın olduğunu iddia ediyor. 2024 bütçesinde ise SGK biyolojik ilaçlar kalemine %35'lik bir artış yapıyordu, özetle; bu rakamlar, bir kaç yıl içinde katlanacak ve SGK kaldıramayacağı bir yük altında kalacak gibi görünüyor.
“Birkaç damla kan ile hayatlar kurtarıyoruz” sloganı bir yalan mı? SMA İlaçları Aslında Dünyanın En Büyük Sağlık Dolandırıcılığı Olabilir mi? İşte o ilaçların fiyatları;
1. NUSINERSEN SODIUM (SPINRAZA); 73.000,00 € (Bir doz fiyatı, İlaç tedavisi daha sonra da devam edecektir.)
2. RISDIPLAM=EVRYSDI; Tek doz fiyatı: 340 000 $
3. ONASEMNOGENE ABEPARVOVEC- ZIOI= ZOLGENSMA;
Tek doz fiyatı: 2.100. 000 $
Zolgensma’nın tek doz fiyatı ile Türkiye de 20-30 ev alabilirsiniz. Dr.Uğur Yılmaz’ın da dediği gibi bu “Herkesin ahlakını bozabilecek bir paradır.”
İslam inancına göre ecel vakti bellidir, değişmez ve kimse eceli gelmeden ölemez. Müslümanlar bu yüzden “Ölümü engelliyoruz” sloganına şüphe ile bakmalılar, eskilerin “Sağlıklı insan ayakta ölür” diye bir lafı var, yani bu “Hasta olan değil, vakti-eceli gelen ölür” anlamında bir söz, bizim inancımıza göre ilaç kimseyi ölümden korumaz, tedavide amaç sağlıklı yaşamaktır. Ancak sürekli kullanılan bu propaganda da amaçsız değil, insan ve hayvanlardaki en güçlü dürtü olan “Hayatta kalma içgüdüsüne” oynayan bir slogan bu!
İlaç sektörü ve onların eğitiminden geçen tıp sektörü çalışanları bu tür algı operasyonlarını yönetmekte ve toplumu manipüle etmekte gerçekten başarılılar, Örneğin sezaryen ile doğuma insanları zorlamak için de aynı taktiği kullanıyorlar; Çocuğunun doğumunu endişe ile bekleyen bir babayı (Ailenin tercih etmediği) sezaryene ikna etmek için “Çocuk veya anne ölebilir” gibi bir laf etmek yeterli, yani karşımızda “Ölüm tacirleri” filmini hatırlatan senaryoları rahatça üreten kadrolar var.
Covid-19 döneminde de aynı şeyi yaptılar, ölümle korkutup; hasta eden aşılara, ölümlere sebebiyet verebilecek tedavilere insanları razı ettiler ve sonuç daha çok insanın hasta olması ve milyarlarca dolarlık aşı, ilaç satışları…
Doç. Dr. Cüneyt Konuralp topuk kanı testleri hakkında; "Tarama Testleri, ticari bir endüstri haline gelmiş durumda. Her bebeğe standart uygulanan bu testler, bazen klinik bulgu olmadan sadece 'ticari kaygılar' nedeniyle yapılıyor! Tarama
Prof. Dr. Alişan Yıldıran ise; "Tarama testlerinin maliyetinin ve oluşturduğu sağlık harcamalarının, kamu kaynaklarının verimsiz kullanımına neden olduğunu, bazı tarama programlarının, ilaç ve tıbbi cihaz endüstrisinin lobi faaliyetleriyle yaygınlaştırıldığını, bu durumun ise gerçek tıbbi ihtiyaçlardan ziyade ticari çıkarlara hizmet ettiğini" söylüyordu.
Eğer bizler böyle uyumaya devam edersek ve böyle bir sistemde TARAMA TESTLERİNİN SAYISI ARTIRILARAK gelecekte herkesin bu sistemin müşterisi olması kaçınılmaz ve herkes bu sisteme bir yerden mutlaka YAKALANACAK...
UYANIN ARTIK!
Sağlıkta büyük rant var!
Topuk kanında SMA ilaçları ticareti Var!
Selam, Dua ve Hürmet ile..
Yorumlar
Kalan Karakter: