( Lisede Kız Öğrencisi Olan Velilerin dikkatine!)
Meslek hayatımın üç senesi hariç, liselerde idarecilikle geçti, hem de öğrenci mevcudu oldukça kalabalık okullardı. Mesela en son görev yaptığım lisenin bir kasaba nüfusu kadar, 202 öğretmenle 3000 ‘ni aşkın da öğrencisi bulunuyordu. . Bu süre içerisinde çok önemli gerçeklerle karşılaştım. Lise çağında kızı olan ailelerin sıkıntılarına şahit oldum. İsimsiz yaptığım anketlerle, dilek kutularına atılan dilekleri ve gerçekleri siz okuyucularımla paylaşacağım. Lise çağında kız öğrencisi olan veya olmayan kız ebeveynleri mutlaka bu yazımı okumalarını sağlık veriyorum.
Maalesef günümüzün sosyal hayatı, her geçen gün tehlikeli olaylara şahit olmaktadır. Bazen hiç umulmadık aile kızları, “Şafağın Sessizliğini Bozan Telefon”(1) beklenmedik tuzaklara düşebiliyor. Ana-babalar baştan tedbirli ve dikkatli olmak zorundadırlar. Yine maalesef günümüzde psikologlara en çok evlilik problemleri olan eşlerle, ana-babaların genç kızları ile sıkıntıları danışılıyor. Psikologların tespitlerine göre özellikle 16 ile 17 yaşlarındaki kızlar aile büyüklerini takmıyorlar, hatta ebeveynlerinden nefret edenler bile olduğunu söylemektedirler. Ahlaksız, sorumsuz, hiçbir baltaya sahip olamayan bazı gençler, profesyonelce uyguladıkları yöntemlerle aşk- meşk adı altında en donanımlı görünen genç kızları bile tuzaklarına düşürmeyi başarabiliyorlar. Öyle ki saf temiz iyi niyetli genç kızların ve özellikle de çalışan anne-babalar veya çalışmayan anneler, çocuklarına zaman ayırmamaları nedeniyle onların boş bıraktıkları dünyalarını yukarıda sözünü ettiğimiz ağzı laf yapan cambazlar tarafından kurnazca gönülleri işgal edilmektedir. Tabii bunun sonucunda çileyi sadece kız ve onun ailesi çekmektedir. Cep telefonu, mail, chat, gibi yollar kapana düşmeyi kolaylaştırıyor. Çeşitli yalanlarla kandırılan taraflar randevulaşılan yerde ortaya çıkıyor. Buluşma ve tanışma gerçekleştikten sonra düşülen beladan kurtulmak zorlaşıyor. Elbette sonuç hem genç kız, hem de aileleri için ruhsal kırılmalara yol açıyor.
Sınıfların aynası öğrenciler olduğu gibi, evlerin aynası da çocuklardır. Sınıfa gülerek giren öğretmen öğrencilerin mütebessim simalarıyla, somurtarak giren öğretmen de öğrencilerin soğuk simalarıyla karşılaştığı gibi, çocuklar da, ailede yaşadıkları sıkıntıları ve güzellikleri hayatlarında birebir yansıtırlar
İşte Sıkıntılı ve Problemli Aile Kızlarından Dinlediklerim:
-Ailem beni anlamıyor, anlayacaklarını da sanmıyorum.
-Rusya’da Komünizm yıkıldı; ama bizim evde devam ediyor hocam.
-Aile büyüklerim çok geri kafalı beni hiç anlamıyorlar, Annem-babamla hiçbir konuyu güzelce tartışamıyorum. Bunun yanında apartmanımızın kapıcısıyla daha iyi dertleşebiliyorum.
-Hocam, benim yaşadıklarımı siz yaşasanız; bir gün bizim evde duramazsınız. Bazen başımı alıp evden kaçmak istiyorum.
-Lise son sınıfım, daha bir gün babam yavrum deyip bana sarılmadı, -Babamın işi benden ve kardeşlerimden daha önemli. İşine ayırdığı zamanın milyonda birini bana ve kardeşime ayırmıyor.
-Babam uluslararası bir nakliyat firmasında şoför. Ağabeyim ise evimizin mafya babası. O ne derse o oluyor. Ona bir zarar vermemek için kendimi zor tutuyorum.
-Annemle hiçbir şeyi konuşmaya gelmez. Kendisiyle paylaştığım her şeyi üzerine bin katıp babama söylemekten büyük zevk duyar. Annemin bu çirkin huyu yüzünden annemin yüzünü bile görmek istemiyorum. Sekiz yaşındaki erkek kardeşim bile bizim evde benden daha özgür. Bazı arkadaş- larımı babalarıyla parkta dondurma yerken görüyorum ve imreniyorum. Bizim evde ne park, ne piknik görülmüş değil.
-Babamın akşam eve alkollü gelmemesi için dua ediyorum.
-Anneme şiddet uygulayan üvey babama bir zarar vermemek için kendimi zor tutuyorum hocam.
- Hocam evde üvey babamın davranışları yüzünden dersime kendimi veremiyorum.
İyi Örneklerden de bazıları:
- Hocam, çok iyi bir annem ve babam var. Seçme şansım olsaydı yine annemi ve babamı tercih ederdim.
-Babamı, annemden daha fazla seviyorum; çünkü babam beni annemden daha iyi anlıyor. Her sabah babamla yürüyüşe çıkıyoruz. Tadına doyulmaz tam bir saat geçiriyoruz. Ağabeyim problemli ama babam tam bir aile reisi. Babamın işleri çok yoğun olmasına rağmen her akşam TV. yi kapatıp bize tam bir saatini ayırır.
-Annem ve babam verdikleri sözü mutlaka yerine getirirler. Şayet getiremezlerse ne yüzden getiremediklerini izah ederek bizden özür dilerler.
-Annem ve babam aynı zamanda en büyük dostum ve arkadaşım, Yaşıtlarımdan bazı arkadaşlarım anne ve babalarıyla kuramadıkları dostluğu ve arkadaşlığı dışarıda aramak zorunda kalıyorlar. işte felaket de burada başlıyor.
-Babam, annemden daha nezaketli. Babam odamın kapısını çalmadan girmezken, annem dedektif gibi ne zaman girip çıkacağı belli olmaz. Babamın bana olan sevgisini ve güvenini hiçbir şeye değişmem. Ben de bu güvene layık olmaya çalışırım.
-Genç kız psikolojisini çok iyi anlayan bir anne ve babaya sahibim.
-Babamın bazen televizyonun düğmesini kapatarak benimle yaptığı 5 - 10 dakikalık sohbet bana inanılmaz büyük haz veriyor.
Bu da Basından
Ana-babaların, çocuklarının interneti nasıl kullandıklarını denetlemeleri gerektiği belirtildi. En son olay, İstanbul Bayrampaşa’da yaşandı. Tamer (23) ile Aslı (19) internette tanıştıktan dört ay sonra Çapa’da buluştular. Birbirlerinden hoşlanarak evlendiler; fakat Tamer, eski alışkanlığından vazgeçmedi. İnternette başkalarıyla görüşmeye devam etti. Yine başka bir bayanla görüşmesiyle evlilikleri çatırdadı. Aslı dokuz aylık hamileydi. Aslı’nın babası çeşitli görüşmelerden sonuç alamayınca, Tamer’i dövmeye kalktı.Arbede sırasında kayınpederini dört yerinden bıçaklayan Tamer kaçtı. Yirmi gün sonra Aslı’nın babası hastanede öldü. Bu duruma dayanamayan Aslı, iki kutu antibiyotik içerek intihar etti. Doktorlar bebeği sağ kurtarmayı başardılar. Aslı mezara Tamer ise cezaevine girdi. Talihsiz bebeğe yaşlı anne bakmak zorunda kaldı. www.kadirkeskin.net
Not: “Okul Müdürünün Günlüğünden” adlı kitabımdan. Alıntı.
- “ Şafağın Sessizliğini Bozan Telefoon” başlıklı yazımı “ OKUL MÜDÜRÜNÜN GÜNLÜĞÜNDEN” adlı kitabımla www.kadirkeskin.net adlı sitemden okuyabilirsiniz.