Akan nehir, esen rüzgâr ne ise zaman da herhalde böyle bir şey. 1969 yılında öğretmen olup tayin olduğum Biga İmam Hatip Okulunun öğretmenler odasına girdiğimde, çiçeği burnunda okulun en genç öğretmeni bendim. Okulda saçı ağarmış meslektaşlarımın yanında kendimi bir öğrenci olarak hissettim. Çelimsiz görüntümle öğretmen arkadaşlarımın sınıflarındaki öğrencilerden pek farklı değildim.
Yıllar geçtikçe okula benden daha genç meslektaşlarımız gelmeye başladı. Oradan askerlik, Salihli Lisesi, ardından Kırkağaç Lisesi… Osmancalı Ortaokulu derken 1980 yılında Manisa Lisesi’ne tayin oldum. Meslek hayatımın yarısından fazlası (20 yıl) bu okulda geçti. Okulun idaresinde de sanırım en uzun süre ben kalmışım. 1968 yılında bulunduğum okulun en genç öğretmeni ben iken, yıllar sonra bir de baktım ki göz açıp kapayıncaya kadar Manisa Lisesi’nin en yaşlı öğretmeni ben olmuşum.
Akan sel önündeki kütükleri toparlayıp denize döktüğü gibi, zaman da yaş haddini dolduranları birer birer okuldan alarak evlerine, oradan da ebedî istinatgâhına uğurladılar. Rabbim mekânlarını cennet eylesin. Âmin…
“Unutulanlar, unutanları asla affetmezmiş.” diye bir söz kalmış zihnimde. İdareciliğim esnasında bu söz en büyük düsturum oldu. Mesai arkadaşlarımın sevinçli ve üzüntülü günlerinde mümkün olduğunca yanlarında olmaya çalıştım. Sevinçli günlerinde olduğu gibi, hele hastalık ve ölüm günlerinde hep yanlarında olmaya çalıştım. Çalışırken emekli olan büyüklerimizi ya telefonla ya da evlerinde ziyaret ederdim.
Merhum Vedia Altıok, Gülten Dürük ablalarımızı, “Şeker Adnan” ismiyle maruf Adnan ağabeyimizi, Mehmet Öder ağabeyimi, Vasfi Yıldırım, Ata Erdem, Ömer Uğur; yanında yakın arkadaşlarım Mustafa Pala, Mustafa Yıldız, Musa Çobanoğlu, Yasin Yücel, Kani İyitürk gibi daha ismini sayamayacağım birçok arkadaşım ile irtibatı devam ettirdim ve ettiriyorum.
Benim yaptığımı bu yıl da başarılı çalışmalarını yakından gözlediğim, genç, dinamik, iş heyecanı ile dopdolu İl Millî Eğitim Müdürümüz Sayın Mehmet Uğurelli beyefendi yaptı. Mesai arkadaşları ile evimde ziyaretiyle beni memnun ve mesrur ettiler. Sayın Müdürümüzün nezaketli ziyareti, zaman yolculuğu ile bana aynısını emekli arkadaşlarıma yaptığım ziyaretleri hatırlattı. Ziyaretimiz esnasındaki emekli arkadaşlarımızın gözlerindeki sevinç pırıltısı gözlerimin önünde canlandı. Müdürümüzün ziyareti ile tüm emekli arkadaşlarımın sevincini hissederek bu günü yaşadım. Bana emekli arkadaşlarımın sevincini de hatırlatarak bugünü unutulmaz kılan Sayın Müdürümüze ve arkadaşlarına çok teşekkür ederim.
Bu arada Yunusemre Belediye Başkanı Sayın Semih Balaban beyefendi de nezaket göstererek bizzat kendileri emekli öğretmenlerle yapacağı kahvaltıya davet ettiler. Ancak il dışında bulunduğum için katılamadım. Kendilerine özrümü beyan ettim. İnşallah sağ olur kalırsak önümüzdeki yıl bu davete öncelikle icabet etmek isterim. Nezaketi için Sayın Başkanımıza da teşekkür ederim.
Fussilet Suresi 46. ayetin özeti: “İyilik yapan iyilik bulur, kötülük yapan da kötülük bulur.” buyuruyor Rabbimiz. Tarlaya ne ekersen onu biçiyorsun.
Vefasızlık, insanın içindeki en derin yaralardan biridir; vefa ise o yaraları iyileştiren tek merhemdir. Vefalı olmak, ona olan saygınızın ve sevginizin en samimi göstergesidir. Vefa, sadece hatırlamak değil; hatırladığını ve hatırlandığını hissettirmektir.
İdrak ettiğimiz bu Öğretmenler Gününde, bana ve çalışırken ziyaret ettiğim emekli mesai arkadaşlarımın sevincini hatırlatarak bana bu memnuniyeti yaşatan değerli dost Sayın Mehmet Uğurelli Müdürümüze ve arkadaşlarına çok çok teşekkür ederim.
TEŞEKKÜRLER
26 Kasım Çarşamba günü İl Müdürümüz Sayın Mehmet Uğurelli beyefendi, yoğun mesaisine rağmen zaman ayırarak mesai arkadaşları Yunusemre İlçe Millî Eğitim Müdürü Sayın Yıldıray Demirtaş, İl Millî Eğitim Şube Müdürü Sayın Cengiz Kayaalp, Yunusemre İlçe Millî Eğitim Şube Müdürü Sayın Fatih Akkoyun ile birlikte; manevi evladım olarak gördüğüm ve çok sevdiğim, dili tatlı, güler yüzlü İl Millî Eğitim Müdürlüğü sekreteri Sayın Ali Yaman da dâhil olmak üzere hep beraber Öğretmenler Günü dolayısıyla evime gelerek naçizane şahsımı ziyarette bulundular.
Genç, dinamik, mesai mefhumu gözetmeksizin çalışan, Manisa Millî Eğitimine başarılı çalışmaları ile bir hareketlilik getiren Müdürümüz Sayın Uğurelli Beyefendiye ve mesai arkadaşlarına nazik ziyaretleri dolayısıyla çok teşekkür ederim.
Ziyaretleriyle son derece mutlu oldum. Nezih, nahif, nezaketli kişiliği ile büyük bir vefa örneği gösteren Sayın Müdürümüze ve mesai arkadaşlarına çok çok teşekkür ediyorum. Sağ olsunlar. Rabbim kendilerine ve tüm meslektaşlarıma da benim gibi sağlıklı, huzurlu bir emeklilik hayatı nasip etsin. Âmin…
Yorumlar
Kalan Karakter: