Atanma Ruhu İle Değil Adanma Ruhu İle Görev Yapan Bir Din Görevlisi : Fatih Söylemez
Ankara’dan en ücra köy ve mezraya kadar ülkemizde teşkilatı ve personeli olan tek kurum; Diyanet İşleri Başkanlığıdır. Bugün Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı olarak 100 bin civarında cami, yine yüz bin dolayında imam ve müezzin 20 bin Kur’an Kursu öğreticisi,üç bin Vaiz ve 1500 müftü ile  Türkiye’de hiç bir kurum veya kuruluşun böylesine yaygın teşkilatı ve geniş imkânları olan başka bir kurum yoktur. Bu imkana rağmen Din hizmeti vermekle yükümlü bu kurumun ve personelinin,  camilerde   din görevlilerinin cemaatiyle bütünleşmeyi  sağlayabildikleri, yeterli seviyede din hizmeti  verdiklerini bana değil, cemaate sorarsanız sanırım siz de bir kanaat sahibi olursunuz.  Tabii istisnalar genel kaideyi bozmaz.
Mesela  arkasında namaz  kılan  cemaatin  bir fazla olması, arkasında  günde kırk rekatta okunan   Fatiha’nın  suresinin manasını  cemaatin  bilip bilmediği,  genellikle  yatsı ve sabah namazlarından sonra okunan aşırların  gün aşırı da  olsa manalarını okunsa   günaha mı girilir? Allah bize yüce kitabımızı teğanni ile güzel okuyun buyurmuyor.  Güzelce anlayarak hayatımıza yansıtmamızı istiyor. 
 Bugün ülkemizde kamu kurum ve kuruluşlarının görünür yerlerinde “ DİLEK   ve  ŞİKAYET “  kutusu vardır.  Ben de görev yaptığım  her okulda  okulun görünür yerine  mutlaka  “ Dilek  ve   şikayet  “ kutusu koydum. Bu kutular vesilesiyle     Öğretmenle, ailesiyle problemi olan öğrencilerle,  hatta  intihar etmek isteyen öğrenciden tutun da, ergenlik çağı problemleri yaşayan bir çok öğrencinin  problemlerine  sıkıntılarına  çare bulmaya çalıştım.  Din görevlisi  arkadaşların da  caminin bir kenarına “dilek “ kutusu koyarak   “cemaatim  benden nasıl bir hizmet  bekliyor?” diye cemaatinin  dilek ve temennilerini    öğrenerek cemaatiyle  bütünleşmesinde yarar var. Mesela müdavimi  olduğum  mahalle camimizin içinde 7 tane hoparlör var. Hocamızın sesinin de maşallahı var. Cemaat yüksek sesten rahatsız olduğu halde arkasında  üç beş  cemaat olmasına rağmen  Hopörla ile  namaz kıldırmasını  takdirinize  bırakıyorum.
 Bizim okullarda  hastalık veya başka mazeretiyle okula gelmeyen öğrenci ve   personelimizi aradığımız gibi, Din  görevlisi    arkadaşlarımızın  da    arkasında namaz kılan  cemaatin  telefonlarını alıp , namaza gelmediklerinde  en azından  telefon açıp “ …. Camide göremedim hasta mısın, yoksa bilmediğimiz bir sıkıntınız mı var?” diyerek aramaları,  günden güne eş ve dostunu kaybederek yalnızlaşan işter yaşlı  cemaat olsun, isterse genç ve orta yaşlı olsun  hoşuna gideceği  gibi üstelik aralarında da   gönül bağının  oluşmasını sağlarlar.
 Peygamberimiz  zamanında Mescid-i Nebevi sosyal hayatın merkezi idi. ibadet yeri olmanın yanında  Suffa ashabının karnını doyurduğu  aş evi, okul ve  spor  yuvası idi. Osmanlı zamanında  saydığım bütün bu sosyal kurumların merkezi, camilerin müştemilatı idi.. Manisa’da  Muradiye, Sultan, gibi selatin camilerinin  etrafında bu yapıları görmekteyiz.
İşte buraya kadar  anlattıklarımı    cemaati olmayan  Şehzadeler  ilçesinin eski sanayi camiine  atanan      Sayın Fatih Söylemez kardeşim  din görevlileri  hakkındaki bu olumsuz kanaatimi değiştirdi.  Hocamız,  eski Sanayi Camiine  atanmazdan  önce cami, suyu  çekilmiş    göl gibiydi.    Ancak  Fatih bey bu camide göreve başladıktan sonra cami, gerek yaşlı, orta yaşlı, gerekse çocuklar ve gençler tarafından  eski Sanayi  Cami  şenlendi. Etrafında meskün mahal olmadığından  akşam, yatsı ve sabah namazları  cemaatsiz namaz kılınırken, bu gün cami de beş vakit  cemaatle namaz kılınıyor.  Cemaati de selatin camilerin  cemaatinden az değil.  
Gördüğüm kadarıyla Fatih Söylemez  hocam, atanmış değil, adanmış ruhuyla   hizmet eden bir din görevlisi. Ezan okunduktan sonra camiye gelen, namazdan sonra da  kurşun asker gibi  camiyi terkeden bir görevli değil,  tam gününü  yatsı namazına kadar zamanını  camide  geçiren, gelen cemaati ile  büyük küçük herkesle birebir ilgilen bir  din görevlisi.
Peki  Fatih Söylemez Hocamız mıknatıs gibi  büyük küçük  herkesi  camisine  nasıl çekti?
Hocamız 2023 yılında camiye atanır atanmaz:
-  Eline bir demet gül alıp, sanayideki bütün esnafı iş yerinde ziyaretle gül takdim edip,     esnafla tanışarak işe başladı ve onları camiye davet etti.
-    Gelen cemaatten bir watsapp grubu kurdu.
-         Camiye devam eden  cemaatin  bütün telefonlarını  aldı.
-       Camiye gelmeyen cemaatini telefonla arayarak hal hatırını  sordu
-    Bahçedeki bir odayı temizleyip çayocağı haline getirdi. 
-    Pratik ahşap tabure ve sehpalar yaptırdı. Onları hergün ikindiden önce çıkarıp yatsıdan sonra topluyor
-    Her gün ikindiden sonra:
_    Bahçeyi süpürüp yıkayıp hazırlar, çayı demler
-    Cemaati namaza davet videosu çekip Watsap grubundan paylaşır. 
-    Çay yanında ikramlar hazırlar : Tatlı-tuzlu bisküvi, meyveler, çerezler vb.
-    Yazın özel yapım meyve suları: Limon, yaban mersini, Böğürtlen, misket limon… hazırlar. 
-    Buzdolabı alıp içecekleri soğuk olarak ikram etti.
-    İkramlar ve sohbet yatsı namazı sonrası da devam eder.
-     Cami ses sistemini yeniledi. Eğitimlerde kullanmak uzere Projeksiyon cihazı aldı. 
-    Cami halılarını sık sık  yıkar ve yıkatır
-    Gelen bütün cemaat ile düğün sahibi gibi karşılayıp,  hal hatır sorar.
-    Camiye ait sosyal medya sayfası kurarak  faaliyetlerini cemaatine bilgilendirir..
-    Futbol takımı kurup her Cuma akşamı maça götürür. Kendisi de  çocuklar  ve gençlerle  oynar.
-    Camiye gelen çocukları Şekersiz, çikolatasız ayırmaz
-    Camiye  gelen çocuklarla  ayrı ayrı  ilgilenir. Oyunlar oynar. Cami içinde oyun oynamalarına müsaade eder. Bunun karşılığı olarak da çocuklar tarafından çok sevildi.  Hatta  yazın başka camilere giden  çocuklar bile   camisine  gelmeye başladı 
-    Dışarıdan davet ettiği ehil kişiler tarafından;
o    Pazartesi : Tefsir,
o    Çarşamba : İhmihal,
o    Cuma : Hadis dersleri veriliyor.
-    Namazlar arası boş kaldığında çevre esnafı ziyaret edip onlarla sohbet ediyor.
-    Bilgi ve birikimiyle ilde temayüz eden şahsiyetleri camisine davet ederek   onlara, cemaatine  sohbet ettiriyor.
 Hocamızın bu gayretleri sonucu   camide  cemaat çoğaldı. Cami cemaati ile Hocamız arasında gönül bağı ile bir bütünleşme sağlandı.
-    Kenar bir cami olmasına rağmen sohbet geceleri 50-60 kişilik guruplarla devam ediyor.
Fatih hocamız çocuk psikolojisi çok iyi bilen bir pedagog.  Hele yaz Kuran Kursunda    sanayi camimiz kuş cıvıltısı gibi  çocuk sesleriyle çınlamaktadır.   Çocukları camiye  çekmek için, onların ilgilerini çekecek  oyunlar, ikramlar, Gezilerle  diğer Camilere oranla çok kalabalık bir kursiyer sayısına ulaştı. Cami bu sayıyı almayınca eğitime İmam Hatip Lisesinde devam ettiler. Üstelik yazın kursa gelen bu çocuklar zaman zaman camiye gelerek   kışın da  irtibatlarını devam ettirmektedirler
 Hocamız hakkında  Camii Cemaatinin  Fatih Erdem:
Fatih hocamızla, bir akşam namazı vakti içindeyken 3 yaşında oğlum Ali Asaf ile Eski Sanayi Caminde abdest alırken tanıştım.
Tanışmamızda oğlumun cebine harçlık koyması, çikolata ikram etmesi çay ikramı ve samimi sohbeti birbirimize yakınlaşmamıza vesile oldu.
Cemaatle olan güler yüzlü sohbeti bir yana, dini anlamda ve kişisel olarak duygusal, mütebessim bir insan. Caminin doluşunda İnsanların bireysellikten bir köye ve kardeşlik şehrine dönüşmesinde, Tahta tabure üstünde Cemaati toplayan Fatih hocanın İmzası var. Bir Neslin yetişmesinde mikrofonda Allah diyen çocuklara; Söyle oğlum diyen Fatih hocamızın imzası var... Allah şevkini artırsın. Biz Cemaatine de  Muhabbet versin. Selâm ve dua ile...
Camii Cemaatinden Ali Remzi  Söyler: 
İzmir'den torunlarım geldi her zaman olduğu gibi camiye gidelim dedim. Bu sefer sanayi camisi'ni tercih ettik namaz sonrası Fatih hocam çocukların cebine harçlık koydu ve ikramlıklar verince farklı bir yaklaşımı olduğunu anladım. Gelecek nesillerin yetişmesi açısından bu davranış çok kıymetli geldi. Daha sonra baktım ki sadece çocuklar değil yaşlılarla, memurlarla, işçilerle, patronlarla  herkesle diyaloğu  fevkalade ve beşeri münasebetleri  son derece sıcak ve sempatik. İnsanlala bu düzeyli  ve sıcak  sempatik ilişkileri dolayısıyla   caminin cemaati de süratle büyüdü. Cemaat  kendisine çok saygı duyuyor. Sevgi besliyor ve takdir ediyor. Allah böyle imamlarınızın sayısını arttırsın.  Amin… 
 Nitekim   insanlarla iyi  diyaloğa bağlı beşeri münasebetleri dolayısıyla     genç , yaşlı,  çoluk çocuk  herkes   hocamızı  çok sevdi.   Atanma değil, adanma ruhuyla mesleğine hizmet eden  Sayın Fatih Söylemez hocamızın  gayretli çalışmaları,   umarım ki  meslektaşları tarafından dikkate  alınarak hocamız gibi  cemaatine  daha yararlı  din hizmeti ifa etmiş olurlar. 
  Sen cemaatini sevdin,  cemaatin de seni sevdi. Tebrikler sayın  Fatih  Söylemez  Hocam. Gayretli, verimli çalışmalarınızın başarı ile bereketlenmesi duasıyla… 
www.kadirkeskin.net
 
                    
                
                                    
                                    
                                    
                                
                                
                                
Yorumlar
Kalan Karakter: