İyi bir kitap, iyi bir arkadaş gerçek bir hazinedir.” diye güzel bir söz kalmış aklımda. Rahmetli üstat N.Fazıl da: “ Faydalı bir kitabı ilk defa okuduğum zaman, yeni bir dost edimdim sanırım, beğendiğim, sevdiğim bir kitabı tekrar okuduğum zaman da eski bir dosta kavuşmuş gibi alır okurum” diyor.
Dostsuz insan kanatsız kuş gibiymiş. Candan ümit kesilir ama can dostlarıyla irtibatı kesmek zormuş. Üç türlü dosttan gıda gibi olanı her gün, ilaç gibi olanı ihtiyaç duyulduğunda aranır bulunurmuş. Hastalık gibi olanı da seni arar bulurmuş.
Dolayısıyla her insanın hayatında meslek ve mesai olmak üzere selamlaştığı ve sohbet ettiği dostları ve arkadaşları vardır. Bu tip dostlarıyla tesadüfen karşılaştığında tebessümle selamlaşması yeterli olur. Ama her insanın bazı can dostları ve arkadaşları da vardır ki onları görmeyi, onlarla hoş beş sohbet etmeye gıda ve ilaç gibi ihtiyaç duyar.
Çoğu eğitime yönelik olmak üzere mütevazi kitaplığımda, kitaplarımın sayısı az değil. Hasretini duyduğumuz dostlarımız gibi ben da ara sıra kitaplarımla hasret gideriyorum. Beraberliğine katlanamadığımız dostlarımızdan bahane uydurup ayrıldığımız gibi, para verip aldığım kitapların bazısını ön sözünden sonra birkaç sahife okumuş bırakmışım. Bazılarını da sabrımı zorlayarak yarısına kadar okumuş ve sonra bırakmışım. Ama kitaplığımda bazı kitaplar da var ki onları da sahifelerini tekrar tekrar çizerek bir değil birkaç defa okumuşum. Hasretini çektiğim dostlarım gibi kitaplığıma elimi uzattığımda bu tür kitaplar kendiliğinden elime geliyor. Başta Kur’an-ı Kerim Meali, İslam Peygamberi, Tarih Boyunca Büyük Mazlumlar, Bu Ülke, İslam Tasavvufunun Meseleleri, Safahat, Sefiller, Suç ve Ceza, Karamazov Kardeşler, Kültür Değişmeleri, Türkiye’nin Maarif Davası, Okumanın Gücü ve Kişiye Özel Öğrenme.
Korona sadece ülkemizde değil, dünyada eğitime büyük bir darbe vurdu. Yeni öğretim yılında okullar bölük pürçük eğitime açılırken eğitime yönelik bir yazı yazmayı düşündüm. Elimi kitaplığıma uzattığımda rahmetli N. Fazıl’ın ifadesiyle “ Eski bir dosta kavuşmuş “ gibi Sayın Ahmet Altıntaş beyefendi kardeşimin “ Kişiye Özel Öğrenme” adlı kitabı, “sanki beni yaz” der gibi elime geldi. Önemine binaen bu öğretim yılında “ Kişiye Özel Öğrenme” daha büyük bir önem arz edeceğini düşünerek bu kitabın amacını siz okurlarımla paylaşmak istedim. Yukarıda da belirttiğim gibi hele bu öğretim yılında kişisel öğrenme çok büyük önem arz ediyor.
Ortaokul ve Liseli öğrencilerin başarılı olmaları için hedef belirleme ve hedefe kilitlenme konusunda, öğrenci ve öğretmenlerin yanında çocuğunun eğitimi için yiyeceğinden, giyeceğinden ve en zaruri ihtiyaçlarından fedakârlık yaparak çocuğunun eğitimine önem veren her veli ve sade vatandaşın okuyup anlayabileceği, çocuğuna hedef belirleme konusunda yardımcı olacak bir kitap. İlgi gören seminerlerimde benim de yararlandığım bir eser. Daha önce de sözünü ettiğim bu kitabın bu öğretim yılında her eve girmesini özellikle tavsiye ediyorum. Zira dünyada zarar etmeyen tek yatırım eğitim yatırımıdır.
Kitaptan:
“Mermeri delen suyun gücü değil, sürekliliğidir. Hayatta başarılı olmak için amaç ve hedef belirlemek gereklidir. Ancak yeterli değildir. O amaca ulaşmak için kendini geliştirmek, nasıl ulaşılacağı konusunda planlar yapıp eyleme geçmek gerekir…. Bilgi bir güçtür. Ancak uygulamaya geçilirse başarıya ulaşılır… Bildiklerinin gereğini yapmayan insan, elinde meşale tutan köre benzer… İstediğinize değil, yaptığınıza sahip olursunuz. Hayatı hayaller tasarlar, ama eylemler şekillendirir… “ İKİ GÜNÜ EŞİT OLAN ZİYANDADIR.” Hz. Muhammet ( SA)…
Karıncayı yuvasına yem taşırken gözlemlediniz mi? Bu bizim için çok güzel bir modeldir. Karınca bu işi yaparken sabırlı ve ısrarcıdır. Hiç pes etmez. Bütün gücünü ortaya koyar. Her türlü alternatifi dener ve hedefine ulaşır.”
Alıntıyı burada noktalarken ben de yazımı uzatmadan bir karınca hikâyesiyle yazımı bitireyim.
Aksak Timur bir ara mağlup olarak zindana düşer ve bütün ümitleri söner. Birkaç gün sonra kaldığı zindan hücresinde bir karıncanın kendinden büyük darı tanesini yüksekteki yuvasına götürmek için mütemadiyen yuvarlanır. Bu durum Timur’un dikkatini çeker ve karıncanın yuvarlanışlarını saymaya başlar. Karınca katiyetle pes etmez. Kendine göre tepeye çıkan alternatif yolları deneyerek darıyı yuvaya götürmek için tam 80 defa yuvarlanır. 81. Tırmanışta darıyı yuvasına soktuğunda, Aksak Timur, topal bacakla “ BAŞARDIM” diye zıplar. Bir şekilde adamları tarafından zindandan kaçırılır. Ordusunun başına geçerek Ankara savaşında Yıldırım Beyazıt’ı mağlup eder.
Yazar Ahmet Altıntaş beyefendi kardeşimin eğitime dair “ Okumanın Gücü ile Kişiye Özel Öğrenme” adlı kitapları akıcı bir üslupla ve na müsait şartlara rağmen başarılı olan öğrenci ve işadamlarının örnekleriyle doludur. “ Bir daha acı çekmemek için bu sınavı kazanmalısın” sloganı ile yayınlanan “ Kişiye Özel Öğrenme” adlı kitap ile “ Okumanın Gücü” adlı kitaplarını, içinde yaşadığımız pandemi döneminde eğitime yönelik hedefi ve hayali olan öğrenci ve velilere yardımcı olabilecek kitaplar.
Yeni eğitim yılında emekli bir eğitimci olarak öğretmen ve öğrencilerle velilere şiddetle Hayat yayınlarından tavsiye edebileceğim iki eser.
Başarı dileklerimle…www.kadirkeskin.net